İsrail ordusunun 8 Ekim 2023 tarihinden bu yana Lübnan’a yönelik düzenlediği yoğun saldırılar sonucu, Lübnan Sağlık Bakanlığı tarafından yapılan son açıklamalara göre, ölü sayısı 3 bin 189’a yükseldi. Bunun yanı sıra, 14 bin 78 kişi de yaralandı. Bu trajik olay, insanlık dramını derinleştirirken, Lübnan halkı büyük bir acı ve kayıp içinde kalmaya devam ediyor.
Can Kaybı, Kadınlar ve Çocuklar Önde
İsrail saldırılarının başlangıcından bu yana, özellikle sivil halk büyük bir tehdit altına girdi. Lübnan Sağlık Bakanlığı, ölenlerin 815’inin kadınlar ve çocuklar olduğunu bildirdi. Ayrıca, 188 sağlık çalışanı da saldırılarda hayatını kaybetti. Bu durum, saldırıların ne kadar vahşi ve sınırsız olduğunu bir kez daha gözler önüne seriyor. Sivil hedeflerin bombalanması, saldırılarda yaşanan can kayıplarının boyutunu artırmış durumda.
Saldırılar Gün Begün Artıyor
İsrail ordusunun Lübnan’a yönelik hava saldırıları devam ederken, son günlerde saldırıların şiddeti daha da arttı. Lübnan’ın farklı bölgelerinde, özellikle güneyde ve Bekaa ile Baalbek bölgelerinde, İsrail’in havadan gerçekleştirdiği bombardımanların etkisi büyük oldu. 28 Ekim’deki son saldırılarda, 53 kişi öldü, 99 kişi ise yaralandı. Yine, bu tarihteki saldırılarla birlikte Lübnan’ın altyapısı da büyük zarar gördü, hastaneler, okul binaları ve sivil yerleşim alanları hedef alındı.
Yerinden Olmuş İnsan Sayısı Artıyor
İsrail bombardımanları nedeniyle Lübnan’da büyük bir iç göç yaşanıyor. Saldırılar nedeniyle 100 binlerce Lübnanlı evlerini terk ederek daha güvenli bölgelere sığınmak zorunda kaldı. İnsanlar, sadece canlarını kurtarmak için değil, aynı zamanda hayatta kalabilmek için zorlu koşullarla karşı karşıya kalıyor. İnsanlık dramı yalnızca savaşın ölü sayılarıyla ölçülemiyor; aynı zamanda evlerini terk eden, kaybolan ya da zor şartlarda hayatta kalmaya çalışan milyonlarca insanın yaşadığı travmalarla devam ediyor.
Hizbullah ile Çatışmalar Sürüyor
İsrail’in Lübnan’a yönelik saldırıları sadece sivil halkı hedef almakla kalmıyor; aynı zamanda Hizbullah’ın altyapılarına yönelik de yoğun bir kara ve hava operasyonu gerçekleştiriliyor. 23 Eylül’den itibaren, Lübnan’ın güney şehirlerine, Bekaa ve Baalbek bölgelerine yönelik yoğun hava saldırıları başlamıştı. Ayrıca, 30 Eylül’de İsrail ordusu Lübnan’ın güneyinde Hizbullah’a ait altyapılara yönelik kara saldırılarını başlattı. Bu askeri operasyonlar, Lübnan’da barışın sağlanmasını daha da zorlaştırırken, bölgedeki gerilimi her geçen gün artırıyor.
Uluslararası Tepkiler ve İnsan Hakları İhlalleri
Birleşmiş Milletler, uluslararası insan hakları kuruluşları ve dünya genelindeki birçok ülke, İsrail’in Lübnan’a yönelik saldırılarını kınadı. Ancak bu tepkiler, İsrail’in saldırılarını durdurmaya yetmedi. Lübnan halkının yaşadığı büyük acı ve kayıplar karşısında uluslararası toplumun ne kadar etkili olduğu sorgulanıyor. Bu dram, yalnızca bölgeyi değil, dünya genelindeki barış ve güven ortamını da tehdit ediyor.
İsrail’in Lübnan’a yönelik saldırılarının boyutu giderek büyürken, sivil kayıplar ve yerinden edilmiş insanlar sayısının artması, bu saldırının sadece askeri bir operasyon olmadığını, aynı zamanda büyük bir insani krize dönüştüğünü gösteriyor. Lübnan halkı, sadece hayatlarını değil, aynı zamanda evlerini, işlerini ve geleceğe dair umutlarını kaybetmekte. Uluslararası toplum, bu saldırılara dur demek ve bölgedeki barışı korumak adına daha güçlü adımlar atmalıdır.