Amerika’nın tarihindeki en trajik ve gizemli suikastlardan biri, yıllar sonra bir kez daha gündemde. 1965 yılında suikasta kurban giden ırkçılıkla mücadele sembolü Malcolm X’in kızları, suikastın ardındaki gizli güçleri ortaya çıkarmak amacıyla tarihi bir adım attı. Malcolm X’in kızları ve Malcolm X Vakfı, CIA, FBI ve New York Polis Departmanı (NYPD) gibi dev kurumları, suikastı engellemeyip olayda rol almakla suçlayarak 100 milyon dolarlık tazminat davası açtı.
Suikasttan Önceki Gizemli Bağlantılar
Malcolm X’in suikastı, yıllarca Amerika’nın en büyük gizemlerinden biri olarak kaldı. 21 Şubat 1965’te, Harlem’deki Audubon Balo Salonu’nda yüzlerce kişinin önünde konuşma yaparken vurulan Malcolm X, 39 yaşında hayatını kaybetti. Ancak cinayetle ilgili pek çok soru hala cevapsız. Malcolm X’in öldürülmesine dair şüpheler, özellikle suikasttan sonra yapılan soruşturmaların eksiklikleri ve birçok delilin gizlenmesiyle artmıştı. 2021’de yapılan yeni bir inceleme, suçlu olduğu iddia edilen iki kişinin beraat etmesine neden olmuştu. Suikastın ardındaki devlet bağlantıları ise yıllarca göz ardı edildi.
Malcolm X’in ailesi, bu suçları örtbas etmek için CIA, FBI ve NYPD gibi kurumların kasıtlı olarak ihmalkar davrandığını iddia ediyor. Ailenin açtığı dava, bu kurumların suikastın planlarından haberdar olduklarını, hatta suikastı engellemek için aktif bir şeyler yapmadıklarını öne sürüyor. Ailenin avukatı Ben Crump, yaptığı açıklamada, bu davanın eski nesillerin işlediği büyük haksızlıkları gün yüzüne çıkarmayı hedeflediğini belirtti.
“Hükümetin Rolü Gizlendi” İddiası
Malcolm X’in kızları ve vakfı, suikastla ilgili yıllarca süren soruşturmalarda devletin gizli rolünün kasıtlı olarak örtbas edildiğini savunuyor. Dava dosyasına göre, NYPD, suikasttan sadece birkaç gün önce, Malcolm X’in güvenlik ekibini gözaltına alırken, polis memurlarını salonun içinden kasıtlı olarak uzaklaştırdı. Buna rağmen, federal ajansların gizli ajanlarının salona girmelerine rağmen Malcolm X’i korumadıkları belirtiliyor. Aile, bu tür belgelerin gizlendiğini ve katillerin hükümetle olan ilişkilerinin yıllarca halktan saklandığını ifade ediyor.
Dava Dosyasındaki Şok Edici İddialar
Malcolm X’in ailesi, yıllarca cevapsız kalan bu soruları aydınlatmayı hedefliyor. Dava dosyasında, NYPD’nin ve federal ajanların katillerle işbirliği yaparak suikastı desteklediği ve gizlediği öne sürülüyor. Ayrıca, suikastın ardından Malcolm X’in kim tarafından öldürüldüğü ve neden öldürüldüğü sorularına uzun yıllar boyunca net bir cevap verilememişti. Aile, yıllarca acıyı taşıdıklarını ve devletin suçu örtbas etmek için sahtecilik yaptığını iddia ediyor.
Ailenin açtığı bu dava, uzun süredir çözülmeyen sorulara ışık tutabilir. Malcolm X’in suikastının ardında devletin parmağının olup olmadığı, bu davayla yeniden sorgulanacak gibi görünüyor. “Shabazz ailesine verilen zarar tarif edilemez, devasa ve telafisi mümkün değildir” ifadeleri, davanın büyüklüğünü ve derinliğini vurguluyor.
Suikasttan Sonraki Yıllar ve Adalet Arayışı
Malcolm X’in suikastının ardından yıllarca süren cezasızlık, Amerika’nın siyahilerle olan tarihsel ilişkisini yeniden sorgulattı. Suikasttan sonra üç kişi suçlu bulunmuş ve ömür boyu hapis cezasına çarptırılmıştı. Ancak, 2020’de Netflix’te yayımlanan Malcolm X belgeselinin ardından, bu kişilerin suçlu olup olmadıkları yeniden tartışılmaya başlandı. Belgesele göre, suçlulara dair çok az delil olduğu ve tanık ifadelerinde çelişkiler bulunduğu ifade ediliyordu. 2021’de New York Yüksek Mahkemesi, iki sanığın suçlamalarını düşürdü ve hapis yatan kişiler serbest bırakıldı.
Geçmişte haksız yere suçlanan bu kişiler, yıllar sonra adaletin sağlanmasıyla tazminatlarını almaya başladılar. Aziz Muhammed’e 26 milyon dolar, Halil İslam’ın ailesine ise 10 milyon dolar tazminat ödendi. Bu tazminatlar, suikastla ilgili yıllarca süren adalet arayışının sembolü oldu.
Malcolm X’in Mirası ve Adaletin Peşinden
Malcolm X, sadece Amerika’da değil, dünyada da ırkçılıkla mücadele edenlerin en önemli simgelerinden biri haline geldi. Onun suikasti, sadece bir bireyin ölümü değil, bir halkın özgürlük mücadelesinin simgesi oldu. Şimdi, 60 yıl sonra, Malcolm X’in kızları ve vakfı, bu büyük adaletsizliğe karşı durarak geriye kalan gizemleri çözmek istiyor.
Ailenin açtığı dava, sadece Malcolm X’in ölümüne dair soruları değil, aynı zamanda Amerika’daki ırkçılıkla mücadele tarihini de yeniden gündeme taşıyor. CIA, FBI ve NYPD gibi kurumların üzerindeki gizlilik perdesinin aralanması, hem geçmişin hesaplaşmasını sağlamak hem de Amerika’da siyahların hakları için yıllarca süren mücadelenin adaletle taçlanmasını sağlamak adına büyük bir adım olacak. Bu dava, Malcolm X’in ölümünden sonra kaybolan adaletin peşinden gidilmesi için tarihi bir fırsat sunuyor.