Nemrut Dağı, Adıyaman’ın Kahta ilçesinin Karadut Köyü’nde, dünyanın sekizinci harikası olarak tanınan, tepesinde küçük kırma taşların yığılmasıyla oluşturulmuş konik bir tümülüsün bulunduğu, 2.150 m. yüksekliği, 10 metreyi bulan heykelleri ve metrelerce uzunluktaki kitabeleri ile UNESCO Dünya Kültür Mirasında yer almaktadır.
Nemrut Dağı’ndaki kutsal alanda heykellerin dışında birçok da kabartma bulunmaktadır. Batı terasında bulunanlardan ilginç olan biri de aslan kabartmasıdır. Gezegenlerin dizilişleri incelendiğinde, bunun Kommagene’nin I. Kralı Mithradates’in taç giydiği geceye; MÖ 109 yılının temmuz akşamına denk geldiği görülmektedir. Nemrut Dağı’nın 2.150 m. yüksekliğindeki zirvesinde aslanlı horoskop, bilinen en eski horoskoptur. Aslanın üzerinde 16 ışından oluşan 3 adet yıldız vardır ve bunlar Mars, Merkür ve Jüpiter gezegenlerini temsil etmektedirler. Aslanlı horoskop gök cisimlerinin bir anlık konumunu gösterir.
Önümüzdeki 25.000 yıl içerisinde bir daha yaşanmayacak bir ana tanıklık edilir. Güneşin, etkisi azalan ışığının altında çıkan yeni ayın ve onun hemen üzerinde Kral yıldızı olarak bilinen Regulus yıldızının güçlü parıltısı yüzleri aydınlatır. Önceki gecelerde Jüpiter, Merkür ve Mars gökyüzünde adeta krallara layık bir geçiş töreni sergiler. Tüm bu seremoni bittikten sonra Kommagene halkı tanrılarının yeni krallarını ziyarete geldiklerine inanarak evlerine dönerler.
Heykeller, bir aslan ve bir kartal heykeliyle başlar ve aynı düzende son bulur. Burada aslan yeryüzündeki gücü, tanrıların habercisi olan kartal ise gökyüzünün gücünü sembolize etmektedir. Heykeller her iki tarafta da şu şekilde sıralanmıştır: Kral 1. Antiochos (Theos); Fortuna (Theichye-Kommagene-Tanrıça) Zeus (Oromasdes); Apollo (Mithras-Helios-Hermes), Herakles (Ares-Artagnes). Buradaki yazıtlarda Antiochos’un anne tarafından Büyük İskender’den (Yunan-Makedonya), baba tarafından da Darieos’dan (Pers) geldiği yazılıdır. Böylece Antiochos, atalarından gelen etnik farklılığı birleştirmiş, bu nedenle de tanrı heykellerinin yüzünü doğuya ve batıya çevirmiştir. Ayrıca tanrı heykellerinin isimleri Grekçe ve Pers dilinde yazılmıştır.
Antiochos, Nemrut Dağı’nın 2.150 metre yükseklikteki zirvesinde yapımına başladığı görkemli kutsal alan ve mezar anıtını bitiremeden ölmüş, mezar anıtı da yarım kalmıştır. Nemrut Dağı’ndaki Kutsal alanın doğu ve batı yamaçlarında teraslar üzerinde Antiochos’un yaptırdığı heykeller ise, Nemrut’un sert hava koşullarına rağmen yüzyıllarca ayakta kalmıştır.
Antiochos bu kutsal alanı teraslar halinde tasarlamıştı. Kutsal kabul edilen teraslarda yer alan heykellerin bir sıra halinde olduğu görülmektedir. Buradaki tanrılar, hem Doğu, hem de Batı tanrılarını temsil ediyor ve bu nedenle iki ayrı isimle anılıyorlardı. Yüzleri doğuya ve batıya çevrili Pers ve Yunan tanrıları ayrıca Kral Antiochos’un bu iki kültürü birleştirme amacını da simgeliyordu. Antiochos yaptırdığı heykellerin arka yüzüne 200 satırdan oluşan vasiyetini yazdırmıştır.