Kaç kez bir evde televizyonun olmadığına ya da kapalı olduğuna şahit oldunuz? Hatırlamak sizce mümkün mü? Televizyon olmayan bir evde her zaman insanda bir eksiklik hissi oluşur. Tabii ki buna zıt örnekler de çıkabilir. Ancak bu çok azdır. Hayatımızda büyük yer kaplayan televizyon, günümüzde gelişen teknolojik ortamlara rağmen popülerliğini devam ettirmektedir.

Eski dönemlerde televizyonsuz büyüyen neslin yerini şimdi tam tersi televizyonla büyüyen nesil almaktadır.

Televizyonun yaşadığımız dünyadan haberdar olmak, eğitimsel programlar, gidemediğimiz doğa güzelliklerinin karşımıza sunulması, haber ve tarih programları vb. gibi olumlu yönleri bulunmaktadır. Ancak ülkemizde ortaya çıkan reyting sevdası, genellikle zaman kaybettirici içeriklerle donatılmasını ve bu nedenle de kontrolsüz kullanımın oluşmasını sağlamıştır.

Şimdi evlerde 7/24 açık olan televizyon karşısında büyüyen bir çocuk düşünelim. Tabii ki bebeklik döneminde ortamda ses olması, bebeğin konuşma sürecinde yarar sağlayabilir. Ancak belli dönemden sonra algılayabilecek olan bebek, zihnini gereksiz birçok şeyle televizyon sayesinde doldurabilir.

Genellikle televizyon, çocukları kandırma aracı olarak kullanılmaktadır. Anneler, yemek yemeyen ve ağlayan çocuklar için açılan televizyon ile bu sorunların üstesinden gelmeye çalışır. Bu nedenle bir çocuğun televizyonu çok sevmesinde aslında tek sorumlu anne ve babasıdır. Her şeyi televizyon yoluyla halletmeye çalışan aileler, çocuklarının pasif kalmasında büyük rol oynar.

Televizyonun ses ve görüntüyü bir arada barındırması çocuklar için en çekici özelliktir.

Çocuk gelişiminde televizyonun etkileri:

1) Çocukların izleyeceği şiddete yönelik şeyler onlarda bunun normalleşmesine neden olur ve şiddeti benimserler.

2) Hepimiz çok fazla televizyon izleyen çocukların sevdikleri bir çizgi kahramanı taklit ettiğini görmüşüzdür. Öğrenme aşamasında olan çocuklar konuşmalarını, hareketlerini sevdikleri çizgi kahramanı taklit ederek devam ettirebilirler.

3) Dikkat dağınıklığı ise en büyük sorunlardan biridir. Özellikle okul çağına giren çocuklar kendilerini derslerine vermekte büyük zorluk yaşayabilir. Çünkü televizyon ile büyüyen çocuk, aklını izlediği şeylere vererek tekrar ekran karşısına geçme isteği duyacaktır.

4) Televizyon tek taraflı teknolojik ortam olduğu için pasif bir özellik taşır. Bu nedenle aktif öğrenme gerçekleşmez ve çocukların konuşarak ve yazarak öğrenmesini engeller. Ayrıca televizyon, pasif özellik taşıması nedeniyle obeziteye de yol açabilir.

5) Televizyonun tehlikeli özelliğinde biri de çocukların gördüklerini gerçek sanarak onlar gibi davranmaya çalışmasıdır. Günümüzde çok yakın zamanlarda bunun kötü sonuçlarını görmüş ve süper kahraman gibi davranıp kendilerine zarar veren çocukları görmüşüzdür. Ailelerin çocukları bilinçsiz bir şekilde televizyon karşısında bırakması bunlarda büyük etkendir.

Share.
Leave A Reply

Exit mobile version