Her bireyin geçirdiği günün yoğunluğuna bağlı olarak vücudunun uykuya ihtiyaç duyma kapasitesi artmaktadır. Sonuç olarak geceleri rahat ve doygun geçirilen bir uyku sürecinin ardından ertesi gün hem zihin olarak hem de beden olarak zinde hissedebilmemiz mümkündür. İnsan metabolizmasının en temel ihtiyaçlarından biri olan uykunun da kendine göre bir takım süreçleri bulunmaktadır.

Hepimizin aklına gelebileceği gibi uyku getirecek içeceklerden içmek, vücudumuzu daha da rahatlatıp uyku sürecine geçmesini sağlayacak bitkisel çaylardan tüketmek, sessiz ve karanlık bir odada yatmak vücudun kendini uyku moduna alması için çok müsait koşullardır.

İnsanların doğduklarından itibaren son nefeslerine kadar her gün düzenli olarak uyumaya ve uyumanın verdiği dinginliğe ihtiyaçları vardır. Doğumdan itibaren bebekler günde 16- 18 saat uyuyabilirken, yaş büyüdükçe tam ters orantı olarak uyku seviyesi azalmakta; son olarak yetişkin denilebilecek yaşlara gelindiğinde uyku süreleri 7-8 saatlerde sabitlenmiş bulunmaktadır.

Bu düzenli uyku frekansı tutturulduktan sonra, gün içerisinde hem fiziken hem de beynin algı yapısı olarak daha güçlü ve daha kontrollü hareket edebilmemiz mümkündür. Üstelik her şeyden önce, bu doygunluğu yakalamamıza davranış ya da düşünsel olarak değil; tuvalete gitmek ya da nefes almak gibi bedensel bir ihtiyaç gözüyle bakılması gerekmektedir.

Uyku konusu ele alındığında, bu konuyla ilgili pek çok şikayet olduğu göze çarpmaktadır. Modern dünyada artık hem yaşam stresi, hem iş stresi, hem okul, hem aile hem de daha örneklendirilebilecek pek çok sebepten ötürü uykusuzluk problemi yaşanmakta ve bu kişileri maddi / manevi olarak etkileyebilmektedir.

Uyku deneyimini olması gereken seviyede tamamlayamayan her kişi ertesi güne uykusuz, huzursuz ve huzursuzluğundan kaynaklı olarak mutsuz ve gergin uyanmaktadır. Bu tip durumların yaşanmaması için (özellikle uykusuzluk problemi adına ciddi bir sağlık problemi bulunmuyorsa) yapılması önerilen bir kaç tavsiye şu şekildedir;

Özellikle yetişkinler için gittikçe zorlanan uykuya dalma sürecinin en başlıca yolu, kötü ve rahatsız edici düşünceleri ortadan kaldırmaktır. Yani konu ne olursa olsun yatağa girince akıla gelen olumsuz düşünceler vücutta anında gerginlik ve stres yarattığından, zihin kendini olması gerektiği gibi uyku moduna alamamaktadır. Bunu aşmak adına yapılması gereken tek şey bütün olumsuzluklardan zihninizi arındırmaktır. Hatta daha kolay rahatlamak için hayatınızda sevdiğiniz her ne varsa ufak ufak anılar dahilinde gözünüzün önünden geçirmeniz de etkili olacaktır.

Paylaşın.
Bir Cevap Bırakın

Exit mobile version