Uzmanlardan ‘Kara pazartesi’ yorumu! Şimdi ne olacak?

Dünya genelindeki borsalar, dünkü sert düşüşlerin ardından bugün kısmen toparlanarak yükselirken, ABD Merkez Bankası (Fed) yetkililerinin yatırımcılara güven verici açıklamaları piyasaların istikrar kazanmasına yardımcı oldu.

Japon Nikkei endeksi, Ekim 1987’den bu yana en büyük günlük kaybını yaşadıktan sonra, dün yüzde 12’lik bir düşüşle kapanmıştı. Ancak bugün, bu kayıpların telafi edilmesiyle endeks yüzde 10’dan fazla değer kazandı.

Avrupa’nın büyük şirketlerini takip eden STOXX 600 endeksi, dünkü yüzde 2,2’lik kaybın ardından yüzde 0,5 oranında bir artış gösterdi. Artış, özellikle bankacılık, seyahat ve eğlence sektörleri öncülüğünde gerçekleşti.

Para piyasalarında ise temkinli bir seyir gözlemlendi. Yen, art arda beşinci seanslık yükselişiyle yedi aylık zirvesine ulaşmasının ardından bugün yüzde 1 oranında bir düşüş yaşadı.

Uzmanların dünkü ve bugünkü piyasa hareketlerine dair yorumları şu şekilde:

**Chris Beauchamp, Baş Piyasa Stratejisti, IG, Londra:**

“Japonya’nın yüzde 10 ila yüzde 12 düşüş yaşadığını görmek, birçok yatırımcı için büyük bir şok etkisi yarattı. Teknoloji hisselerinde de benzer bir düşüş yaşandı; Nasdaq 100 ve Nasdaq Composite, zirve seviyelerinden yüzde 17 kadar düşüş yaşadı. Bu durumun dip nokta olup olmadığını ya da iki ay içinde tekrar geri dönecek mi olacağını bilmek zor. Ancak yılın bu döneminde piyasalarda zayıflık görmek oldukça normal.”

**Mohit Kumar, Avrupa Baş Ekonomisti, Jefferies, Londra:**

“Piyasalarda bir miktar istikrar geri dönüyor. Fed’in faizlerde kesinti yapacağı veya eylülde büyük bir faiz indirimi gerçekleştireceği beklenmiyor. ABD ve Avrupa ekonomilerinin sert bir inişe geçeceğini düşünmüyoruz. Son dönemdeki piyasa tepkileri, ABD ekonomisine dair algıdaki değişim, carry trade’lerin çözülmesi, düşük yaz likiditesi ve jeopolitik endişelerden kaynaklandı.”

**Mark Dowding, CIO, RBC BlueBay Varlık Yönetimi, Londra:**

“Faizler ve resesyon korkuları nedeniyle hisse senetlerinde yaşanan dalgalanmaların ardından piyasalarda istikrar bekliyoruz. Japon hisse senetlerinin güçlü bir sıçrama yapmasını bekliyoruz. Japon devlet tahvili getirileri fazla yükseldi ve yenin değerlenmesinin şimdilik duracağını düşünüyoruz.”

**Seo Sang-Young, Analist, Mirae Asset Securities, Seul:**

“Ekonomik durgunluk henüz başlamış değil, ancak piyasa büyük bir şok yaşadı. Yakın vadede bir toparlanma olabilir, ancak ekonomi yavaşladığı için oynaklık devam edebilir. Dünkü keskin düşüşlerin ardından aşağı yönlü riskler azalmışken, yukarı yönlü etmenler de sınırlı olabilir. Piyasa, dördüncü çeyrekte durgunluğu fiyatlamaya başlayabilir ve ekonomik veriler daha fazla önem kazanacak.”

**John Milroy, Özel Servet Danışmanı, Ord Minnett, Sydney:**

“Bu tür büyük hareketleri uzun zamandır görmemiştik. Bu yükselişin sürdürülebilir olup olmadığını bilmek zor, ancak piyasanın pahalı işlem gördüğünü düşünüyorum. Hâlâ kenarda önemli miktarda nakit bulunuyor, bu nedenle büyük düşüşlerin uzun sürmesini beklemiyorum. Ancak VIX’in (Volatilite Endeksi) geçen ay yükseldiğini gözlemliyorum.”

**Wong Kok Hoi, APS Varlık Yönetimi Kurucusu ve Eş Başkanı, Singapur:**

“Intel ve Nvidia gibi bazı hisse senetlerindeki satışlar korkutucu olabilir ve bu nedenle ABD ve Japonya’daki yükselişin bir süre duraklama yaşayabileceğini düşünüyorum. Sağduyu ve akılcılık piyasalara geri dönecektir. Ancak kaldıraçlı carry trade stratejilerinin kapsamı ve yaşanan kayıplar belirsizliğini koruyor. Bazı stratejiler, bu sert düşüşten ciddi şekilde etkilenmiş olabilir.”

**Ryota Abe, Ekonomist, SMBC, Singapur:**

“Satışların boyutu büyük, ancak ABD ekonomisindeki resesyon korkuları azalmış gibi görünüyor. Piyasa duyarlılığı, küresel ekonomi ve jeopolitik risklere karşı daha temkinli bir yaklaşım benimseyecektir. Önümüzdeki çeyreklerde açıklanacak ABD ekonomik verileri, ekonominin yavaşlamaya devam edeceğini işaret edebilir ve bu da resesyon beklentilerini güçlendirebilir.”

**Vasu Menon, Yatırım Stratejisi Genel Müdürü, OCBC, Singapur:**

“Piyasanın dibe vurduğunu söylemek için henüz erken. Ekonomi ve kâr görünümünde önemli değişiklikler olup olmadığını ve aceleci davranmanın gerekip gerekmediğini değerlendirmek için ekonomik verileri izlememiz gerekiyor. Resesyon korkularının haklı olup olmadığını görmek için birkaç hafta daha beklememiz gerekebilir. Satışlar, ABD ekonomisinin çökmesinden değil, yen carry işlemlerinin çözülmesinden ve yapay zeka endişelerinden kaynaklanıyor. Bu nedenle Fed’in devreye girip borsa yatırımcılarının kayıplarını azaltması için bir nedeni yok.”

**Ron Shamgar, Avustralya Hisse Senetleri Müdürü, Tamim Varlık Yönetimi, Sydney:**

“Piyasa kargaşası, büyük ölçüde yen carry trade’inin kısmen çözülmesinden kaynaklanıyor. Bu durum, ABD istihdam verilerinin beklentilerden biraz daha zayıf olması ve İran’ın İsrail’e olası bir saldırıda bulunabileceği gibi jeopolitik risklerle birleşti. Önümüzdeki birkaç hafta boyunca dalgalanmanın devam edeceğini ve hisse senedi fiyatlarının yönünün ağustos sonunda açıklanacak bilançolar tarafından belirleneceğini düşünüyoruz.”

Dünya Piyasalarında deprem! Fena Çakıldılar

ABD ekonomisinin resesyona girme endişeleri, küresel borsalarda sert düşüşlere yol açtı. ABD’de açıklanan tarım dışı istihdam verilerinin beklentinin altında kalması ve işsizlik oranının üç yılın zirvesine çıkması, piyasalarda olumsuz bir etki yarattı. Bu gelişmelerin ardından, ABD Merkez Bankası Fed’in faiz indirimine Eylül ayında başlayacağı beklentisi güçlendi.

Nikkei Endeksi Tarihi Düşüş Yaşadı

ABD’deki ekonomik endişelerin yansımaları, Japonya Nikkei endeksinde de hissedildi. Nikkei endeksi, yüzde 12,4 düşüşle 1987 yılından bu yana en büyük gerilemesini yaşadı. “Kara Pazartesi” olarak bilinen 1987’deki çöküşün ardından, Nikkei endeksinde bir günlük en büyük düşüş 14,9 oranında gerçekleşmişti. Bu son gelişmelerle birlikte, Nikkei endeksi 33 bin seviyesinin altına düştü ve vadeli işlemler durduruldu.

Bitcoin ve Ethereum Büyük Değer Kaybetti

Kripto para piyasaları da bu dalgalanmalardan etkilendi. Lider kripto para birimi Bitcoin, yüzde 20’ye yakın bir düşüşle gün içinde en düşük 48 bin 950 dolar seviyesini gördü. Ethereum ise yüzde 20 seviyesinde bir değer kaybıyla 2111 dolara kadar geriledi.

Borsa İstanbul ve Avrupa Borsalarında Düşüş

Borsa İstanbul da güne sert düşüşle başladı ve yüzde 6,72 oranında değer kaybederek 9769 puandan açıldı. Benzer şekilde, Avrupa borsalarında da açılışın ardından sert düşüşler görüldü. Almanya’da DAX 40 endeksi yüzde 2,7, İngiltere’de FTSE 100 endeksi yüzde 2,4, Fransa’da CAC 40 endeksi yüzde 2,9 ve İspanya’da IBEX 35 endeksi yüzde 3,2 değer kaybı yaşadı.

Global Ekonomik Endişeler Derinleşiyor

Global piyasalarda yaşanan bu düşüşler, yatırımcıların geleceğe dair endişelerini artırdı. Hem borsalar hem de kripto para piyasaları, ABD’deki ekonomik veriler ve Fed’in faiz politikalarına dair beklentilerle dalgalanmaya devam ediyor. Avrupa ve Asya borsalarındaki gerilemeler, ekonomik belirsizliklerin küresel çapta etkisini sürdürdüğünü gösteriyor.

Trump kazanırsa borsadaki o 3 sektör…

Wall Street’in Trump’ı desteklediği yönündeki yaygın anlatıya karşın, istatistikler tam tersini gösteriyor. Borsa yazarı Mark Hulbert’e göre, Trump’ın zaferi durumunda en çok üç sektör etkilenecek.

ABD borsalarının önemli endeksi S&P 500, Trump’ın ABD başkanlık seçimlerini kazanma olasılığının artmasıyla birlikte düşüş yaşadı. Tersine, Trump’ın kazanma ihtimali azaldıkça endeks yükseliş gösterdi.

18 AY İÇİNDEKİ TRUMP’IN ŞANSININ ARTMASI…

MarketWatch yazarı Mark Hulbert’e göre, bu borsa eğilimi, ABD’deki siyasi atmosferin anlaşılmasında önemli bir gösterge. Yatırımcılar genellikle portföylerini tarafsız veri analizleri yerine günlük politik gelişmelerden etkilenerek yönetiyorlar.

Hulbert’ın araştırmasına göre, son 18 ay içinde Trump’ın seçim şansının artması, S&P 500 Endeksi’nde ortalama olarak 10 baz puanlık bir düşüşe yol açtı, yani yıllık bazda %5’lik bir azalmaya denk geliyor.

Diğer yandan, Trump’ın kazanma olasılığının azaldığı dönemlerde ise S&P 500 Endeksi ortalama olarak 72 baz puan veya yıllık %45,4 oranında yükseldi.

Hulbert, PredictIt.org verileriyle S&P 500’ün haftalık değişimlerini karşılaştırarak bu sonuçlara ulaştığını belirtiyor.

BU VERİLERE DİKKAT

Hulbert’a göre yatırımcılar bu verileri yorumlarken dikkatli olmalı çünkü:

1. İstatistikçiler genellikle bir modelin doğruluğunu %95 güven seviyesinde değerlendirirler, ancak bu verilerde bu seviyeye ulaşılamıyor. Yine de, %92 gibi önemli bir güven seviyesine ulaşıldığı vurgulanıyor.

2. Korelasyon, doğrudan nedensellik anlamına gelmez. Trump’ın seçim şansının artmasıyla borsanın düşmesine başka faktörler de etkili olabilir. Örneğin, borsalar genellikle belirsizlikten hoşlanmaz ve Trump’ın başkanlığı ekonomik ve parasal belirsizliği artırabilir. Ancak bu, Wall Street’in Biden’ın ekonomi ve para politikalarına karşı olduğu anlamına gelmez.

Hulbert’ın analizine göre, Trump’ın kazanma olasılığı arttıkça endekste düşüş olasılığı yüksek olan üç sektör öne çıkıyor: finans, sanayi ve ham madde. Ancak Hulbert, bu istatistiksel verilere dayanarak Trump’ın politikalarının piyasalar üzerindeki etkilerine ilişkin doğrudan bir yorum yapmaktan kaçınıyor.

Borsa güne yükselişle başladı! Faiz kararı ne olacak?

Açılışta BIST 100 endeksi, önceki kapanışa göre 31,50 puan ve %0,30 artışla 10.518,20 puana yükseldi.

Bankacılık endeksi %0,59 ve holding endeksi %0,28 değer kazandı. Sektör endeksleri arasında turizm %1,07 ile en çok kazandıran olurken, menkul kıymet yatırım ortaklığı %1,38 değer kaybetti.

Dün satıcılı bir seyir izleyen Borsa İstanbul’da BIST 100 endeksi %1,81 düşüşle 10.486,70 puandan günü tamamladı.

ODAK NOKTASI FED VE TCMB KARARLARI

Analistler, küresel pay piyasalarında ABD’de bugün açıklanacak büyüme verileri öncesi karışık bir seyir izlendiğini belirterek, yurt içinde ise odak noktasının Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası’nın (TCMB) para politikası kararlarında olduğunu ifade etti.

ABD Merkez Bankası’nın (Fed) gelecek adımlarına ilişkin ipuçları arayışının sürdüğünü ve bugün açıklanacak Gayrisafi Yurt İçi Hasıla’nın (GSYH) ekonomik aktivitenin durumu hakkında sinyal verebileceğini dile getiren analistler, Fed’in enflasyon göstergesi olarak kabul ettiği kişisel tüketim harcamaları verilerinin yatırımcıların ilgi odağına yerleştiğini belirtti.

POLİTİKA FAİZİNİN SABİT TUTULMASI BEKLENİYOR

AA Finans’ın anketine katılan ekonomistlerin tamamı, TCMB’nin Para Politikası Kurulu (PPK) toplantısında politika faizini %50’de sabit tutmasını bekliyor. Yurt içinde bugün TCMB’nin faiz kararının yanı sıra ekonomik güven endeksi ve haftalık para-banka istatistikleri, yurt dışında ise ABD’de büyüme verileri başta olmak üzere yoğun bir veri gündemi takip edilecek.

Teknik açıdan BIST 100 endeksinde 10.600 ve 10.700 puan direnç, 10.500 ve 10.400 seviyeleri ise destek konumunda bulunuyor.

Exit mobile version