Emeklilere müjde! Zam farkları ne zaman hesaplarda olacak?

SGK, Emekli Sandığı kapsamında emekli, malul, vazife malulü, dul veya yetim aylığı alanların 2024 yılı Temmuz dönemi zam farklarının ödeneceği tarihi açıkladı. Buna göre zam farklarının ödemesi 26 Temmuz 2024 tarihinde yapılacak.

SGK’dan yapılan açıklamada şu ifadeler yer aldı: “5510 sayılı Kanunun 4/1-(c) (Emekli Sandığı) bendi kapsamında emekli, malul, vazife malulü, dul veya yetim aylığı alan toplam 2 milyon 441 bin 795 kişinin 1 Temmuz 2024 tarihinden geçerli olmak üzere aylıklarında oluşan fark tutarları, aylık almakta oldukları Banka ve PTT şubelerindeki hesaplarına gönderilerek 26 Temmuz 2024 tarihinde ödenecektir.”

Zam Farklarının Ayrıntıları Neler?

SGK’dan yapılan açıklamada şu ayrıntılar dikkat çekti:

  • Aylıklarını her ay alanlara, Temmuz ayı için 1 aylık maaş farkı tutarında ödeme yapılacak.
  • Aylıklarını üçer aylıklar halinde almakta olanlardan;
      1. grupta Mayıs-Haziran-Temmuz döneminde aylık alanlara, Temmuz ayı için 1 aylık maaş farkı tutarında,
      1. grupta Haziran-Temmuz-Ağustos döneminde aylık alanlara, Temmuz ve Ağustos ayları için 2 aylık maaş farkı tutarında,
      1. grupta Temmuz-Ağustos-Eylül döneminde aylık alanlara, Temmuz, Ağustos ve Eylül ayları için 3 aylık maaş farkı tutarında ödeme yapılacak.

Toplam fark ödemesi tutarının 11 milyar TL olduğu belirtildi.

Deutschebank’tan ‘Türkiye’ açıklaması

CNBC-e’nin haberine göre, Deutschebank analistleri bu yılın son iki ayına kadar Merkez Bankası’nın politika faizini yüzde 50’de tutacağını öngörüyor. Analistler, TCMB’nin Kasım ve Aralık aylarında peş peşe iki faiz indirimi yapmasını beklediklerini belirtti. Banka, 2025 yılı sonu için politika faizini yüzde 25 seviyesinde öngörüyor.

Enflasyon Beklentileri

Deutschebank’ın notunda, Türkiye’de fiyat artışları, akaryakıt, alkol ve tütünde otomatik vergi artışları ve kamu çalışanları ile emeklilere yapılan ücret artışları sonucunda Temmuz ve Ağustos aylarında aylık enflasyonun yükselmesinin beklendiği de vurgulandı.

Türksat 6A ilk kez antenlerini açtı! Süreç başladı

Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, sosyal medya hesabından Türksat 6A uydusunun son durumuna ilişkin bir paylaşımda bulundu. Uraloğlu, “50 derece doğu yörüngesine yerleşen Türksat 6A, ilk kez antenlerini açtı ve test sürecine başladı. Sıradaki hedef, kendi yörüngesi olan 42 derece doğu yörüngesi. Uzay vatanda Türk’ün imzası yankılanıyor.” ifadelerini kullandı.

Türkiye’nin İlk Yerli ve Milli Haberleşme Uydusu

Türksat 6A’nın uzaya gönderilmesiyle birlikte Türkiye’nin aktif uydu sayısı 9’a yükseldi. Türkiye, Türksat 6A öncesinde 5’i haberleşme (Türksat 3A, Türksat 4A, Türksat 4B, Türksat 5A, Türksat 5B) ve 3’ü gözlem (Göktürk-1, Göktürk-2 ve İMECE) olmak üzere toplam 8 aktif uyduya sahipti. Türksat 6A, bu filonun 9’uncu faal uydusu olarak yerini aldı.

Kapsama Alanı ve Nüfus Ulaşımı

Dünyadan 35 bin 786 kilometre uzaklıkta konumlanacak Türksat 6A, 20 adet Ku Band aktarıcısıyla hizmet verecek. 8,4 kilovat güce sahip, 4 bin 229 kilogram ağırlığındaki Türksat 6A ile Türksat’ın hizmet verdiği kapsama alanı Hindistan, Tayland, Malezya ve Endonezya’yı içerecek şekilde genişleyecek. Uydunun faaliyete geçmesiyle Türkiye, kendi haberleşme uydularıyla dünya nüfusunun yüzde 65’inden fazlasına ulaşabilir hale gelecek. Türkiye’nin uydularının ulaştığı nüfus da 3,5 milyardan 5 milyarın üzerine çıkacak.

Yerli Üretim ve Proje Ortakları

Türksat 6A, yüzde 80’in üzerindeki yerlilik oranıyla Ankara’da TUSAŞ’taki Uzay Sistemleri Entegrasyon ve Test Merkezi’nde (USET) Türk mühendisleri tarafından üretildi. Türksat 6A Projesi’nde, Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı ile Türksat müşteri, TÜBİTAK UZAY proje yöneticisi, ASELSAN, TUSAŞ ve CTECH firmaları ise proje yürütücüsü kurumlar olarak yer alıyor.

Adana ile Mersin’e müjde!

Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, kamu kaynağı kullanmadan inşa edilen Çukurova Havalimanı’ndan 25 yılda 297 milyon 100 bin Euro kira geliri elde edileceğini açıkladı. Adana ile Mersin’in ortak havalimanı olarak planlanan ve 2011 yılında yap-işlet-devret modeliyle ihalesi yapılan Çukurova Havalimanı’nın açılışına az bir süre kaldı.

CAT-II Standartlarında Piste Sahip

Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, 13 yıllık yapım süresinin ardından açılacak olan havalimanının Türkiye’nin en önemli havacılık yatırımlarından biri olduğunu belirtti. Uraloğlu, “2053 hedeflerimiz kapsamında aktif havalimanı sayımızı 61’e çıkarmayı planlıyoruz. Çukurova Havalimanı bu doğrultuda atılmış çok önemli bir adımdır. CAT-II standartlarında 3 bin 500 metre uzunluğunda inşa edilen piste en geniş gövdeli yolcu uçakları dahi iniş kalkış yapabilecek” dedi.

8 Milyon Yolcu Kapasitesi ve Kargo Merkezi

Çukurova Havalimanı, 8 milyon yolcu kapasitesiyle Türkiye’nin kargoda ikinci büyük HUB’ı ve Ortadoğu’ya açılan kapısı olacak. Bakan Uraloğlu, havalimanının bölgesel bir havalimanı olarak büyük öneme sahip olduğunu vurguladı.

Ünlüler kullanılıyor! Dikkat bu tuzağa düşmeyin!

Popüler kişilerin kelepçeli fotoğraflarıyla sahte site adresleri açılarak sansasyonel yalan haberler paylaşılıyor. Bu sahte sitelere giren kişiler, verilen linklere tıklayınca kimlik, kredi kartı ve kripto bilgileri dolandırıcıların eline geçiyor. Uzmanlar, kişisel ve finansal bilgilerin bu yöntemle hedef alındığını belirterek, “Sakın tıklamayın. Bu tuzağa düşmeyin” uyarısında bulunuyor.

Sahte Site ve Logolarla İnsanları Kandırıyorlar

Güvenilir kurumların resmi site arayüzlerini ve logolarını kullanarak sahte internet adresleri açan siber hırsızlar hakkında açıklamalarda bulunan Tüketici Konfederasyonu Başkanı Aydın Ağaoğlu, son zamanlarda şikayetlerin arttığını vurguladı. Ağaoğlu, “Örneğin Hürriyet gibi güvenilir yayın organlarının sahte adreslerinin açılması ve burada yapılan paylaşımlar, tüketiciler için ciddi risk oluşturur. Bu bilişim suçuyla binlerce insan mağdur edildi” dedi.

“Bu Tuzağa Düşmeyin” Uyarısı

Bilişim Teknolojileri Uzmanı Prof. Dr. Ali Murat Kırık, siber dolandırıcıların bilindik markaları kullandıklarını ifade ederek, “Sahte site adresleri ve hesaplar ile ünlü isimleri ve kuruluşları kullanıyorlar. Saygın bir marka arayüzü ve logosuyla açılan sahte adresleri fark etmeyen vatandaşlar, bu adreslerdeki uzantılar üzerinden kandırılıyor. Temel amaç tuzak linke yönlendirip kimlik, kredi kartı ve kripto bilgilerine ulaşmak. Bu tuzağa düşmeyin” dedi.

Ünlü Yüzler Kullanılarak Yapılan Dolandırıcılık

Dolandırıcılar tarafından açılan sahte sitelerde; Beyazıt Öztürk, Fatih Altaylı, Gülse Birsel gibi ünlü isimler kullanılarak okuyucunun dikkatini çeken asparagas haberler yayınlanıyor. Bu haberlerde genelde ünlü kişilerin tutuklandığı bilgisi verilip kelepçeli fotoğrafları kullanılıyor. Okuyucuların sitenin altında verilen linklere tıklaması isteniyor. Kişiler linke tıkladıklarında kimlik ve finansal bilgileri dolandırıcıların eline geçiyor. İsmi kullanılan ünlü kişiler, “Birtakım sahtekarlar adımı kullanarak dolandırıcılık yapmaya çalışıyorlar. Sakın inanmayın. Yatırım tavsiyesinde bulunmadım. Bu alçakları savcılığa şikayet ettim. Tuzağa düşmeyin” şeklinde uyarıda bulunuyor.

 

TOKİ taksitlerine yüzde 50 ödeme kolaylığı!

Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, TOKİ konutlarında oturan ve ödemeleri devam eden yüz binlerce vatandaş için önemli bir duyuru yaptı. Taksit ödemelerinde vatandaşlara %50 oranında katkı sağlanacağını belirtti.

TÜFE Oranı Referans Alındı

Murat Kurum, daha önce memur maaş artışına göre düzenlenen TOKİ aylık taksitlerinin bu kez TÜFE oranı baz alınarak belirlendiğini söyledi. Taksit artış oranının %49 yerine %24 olarak belirlendiğini, böylece vatandaşların %50 oranında katkı sağladığını ifade etti.

TOKİ Başkanlığında Değişiklik

Resmi Gazete’de yayımlanan atama kararlarına göre, TOKİ Başkanlığı’nda değişiklik yapıldı. Eski Başkan Ömer Bulut, Bakan Yardımcılığı görevine getirilirken, TOKİ Başkan Yardımcısı Mustafa Levent Sungur yeni TOKİ Başkanı oldu.

 

Turizmcilerden indirim furyası! Otellerde tarifeler değişti

Oteller, yaz sezonunda boş kalan odaları doldurmak için peş peşe indirimler yapmaya başladı. Sosyal medya reklamlarıyla müşteri çekmeye çalışan otellerde konaklama ücretlerinde yapılan indirim oranı %50’ye ulaştı. Grup rezervasyonlarıyla indirim oranları daha da artabiliyor.

Antalya ve Marmaris’te Dikkat Çeken Fiyat Düşüşleri

Antalya Kemer’deki bir otelin iki kişi için her şey dahil 3 gece 4 gün tatil ücreti 18 bin TL’den 12 bin 600 TL’ye, Marmaris Turunç’taki bir otelin 4 gece 2 kişilik fiyatı ise 46 bin TL’den 31 bin 400 TL’ye düştü.

Doluluk Oranlarına Göre Fiyatlar Ayarlanıyor

TÜRSAB Başkanı Başdanışmanı Hamit Kuk, erken rezervasyonlarla sunulan indirimli fiyatların rağbet gördüğünü, ancak bu indirimlerin bitmesiyle satışların düştüğünü belirtti. Otellerin doluluk oranlarına göre indirim oranları belirleniyor ve doluluk oranı düştükçe indirim oranı artıyor.

İndirimli Fiyatlara Ulaşma Yolları

Vatandaşlar, sosyal medyada görülen indirim reklamlarının çoğunun seyahat acentaları üzerinden yapıldığını ve bu kampanyalardan faydalanmak için acentaları arayarak bilgi edinebileceklerini öğrendi. Grup rezervasyonlarında fiyatlar daha da düşüyor ve sosyal medyada görülen indirim reklamları üzerinden doğrudan oteli arayarak bilgi sahibi olunabiliyor.

Kısa Süreli İndirimler Sezonu Kurtarmayabilir

Otellerin doluluklardaki düşüşü canlandırmak için başlattığı indirimler genellikle kısa süreli oluyor. Turizmciler, indirimlerin rağbet görmesi durumunda ağustosta da devam edebileceğini belirtiyor. Yüksek enflasyon ve maliyetler nedeniyle konaklama ücretleri artarken, bazı oteller sezonu yüksek fiyatlarla açtıkları için bu indirimlerin sezonu kurtarmayacağı düşünülüyor.

Turizmciler, yüksek fiyatlardan oda satma umudunu koruyarak indirim sürelerini kısıtlı tutuyor. Hamit Kuk, otellerin bir-iki hafta sonrası için indirim sunduğunu ve bu durumun ‘son dakikanın da son dakikası’ olduğunu belirtti. Etkili bir satış için indirim süresinin uzun tutulması gerektiği ifade edildi.

Turizmciler Ayakta Kalmaya Çalışıyor

ETİK Başkanı Mehmet İşler, turizmcinin zarar etmek pahasına fiyat kırmak zorunda kaldığını anlattı. Avrupa Şampiyonası, Fransa’daki olimpiyatlar, vergi vermeyen kiralık ev sorunu ve yerli turistin alım gücündeki düşüşün dolulukları olumsuz etkilediğini kaydetti. Turizmcilerin kâr etmeyi unutarak ayakta kalmaya çalıştığını belirtti ve yüksek maliyetler nedeniyle fiyatların yükseldiğini ifade etti.

 

Bakan Kurum müjdeyi verdi: O zamana kadar evine girmeyen depremzede kalmayacak

Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum, Elazığ’da düzenlenen “Koordinasyon Toplantısı”na katıldı ve depremlerde hayatını kaybedenlere başsağlığı diledi. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın selamlarını ileten Kurum, ekibiyle birlikte il il gezerek depremzedelerin ihtiyaçlarının karşılandığını belirtti.

Deprem Sonrası Yeniden Yapılandırma Söz Verildi

Bakan Kurum, Elazığ’da yaşanan deprem sonrası verilen 26 bin konut sözünün yerine getirildiğini ve şehrin çehresinin yenilendiğini vurguladı. 6 Şubat 2023 depreminde hasar gören konutların da hızlı bir şekilde yeniden inşa edileceği ifade edildi.

2025 Yılı Hedefleri Açıklandı

Kurum, 11 ilde depremden etkilenen konutların inşasının hızla devam ettiğini belirtti. Şu ana kadar 76 bin konutun teslim edildiği ve yıl sonuna kadar 200 bin konutun daha teslim edileceği açıklandı. 2025 yılı sonunda evine giremeyen afetzede kalmayacağı vurgulandı.

Devletin Gücü ve Kararlılığı Hatırlatıldı

Bakan Kurum, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın doğal afetlerde milletin ihtiyaçlarını karşılamak için çalışmaları anbean takip ettiğini belirtti. “İnsanı yaşat ki; devlet yaşasın” düsturuyla yardıma ihtiyacı olan ailelerin ihtiyaçlarının karşılanmasının en asli vazife olarak görüldüğü ifade edildi.

Birlik ve Dayanışma Vurgulandı

Kurum, geçmişte yaşanan doğal afetlerde devletin vatandaşlarla el ele vererek sorunların giderildiğini hatırlattı. 6 Şubat depremi nedeniyle yaşanan hasarların hızla giderileceği ve 2025 yılında Elazığ’ın üreten bir şehir haline geleceği belirtildi. 11 ilin yeniden Anadolu’nun en güçlü şehirleri olacağı vurgulandı.

Toplantıya Geniş Katılım Sağlandı

Toplantıya Elazığ Valisi Numan Hatipoğlu, AK Parti Elazığ milletvekilleri Erol Keleş ve Mahmut Rıdvan Nazırlı, Elazığ Belediye Başkanı Şahin Şerifoğulları, TOKİ Başkanı Mustafa Levent Sungur, bazı kurum ve sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri, ilçe belediye başkanları ve muhtarlar katıldı.

 

Rekabet Kurulu’nun cezaları 4,1 milyar lirayı aştı

Rekabet Kurumu Başkanı Birol Küle, 2024 yılının ilk yarısında Rekabet Kurulu’nun yürüttüğü soruşturmalara ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Küle, Kurumun geçen yıl aldığı 447 kararın ardından bu yılın ilk yarısında 283 karar aldığını belirtti. Bu kararların 96’sı rekabet ihlali, 143’ü ise birleşme-devralma işlemlerine ilişkin oldu ve bu, geçen yıla göre ortalama yüzde 25’lik bir artışı ifade ediyor.

Rekabet İhlalleri ve Kararların Detayları

Rekabet ihlali kararlarının 90’ı teşebbüsler arası rekabeti kısıtlayıcı anlaşmalara, 4’ü hakim durumun kötüye kullanılmasına, 2’si ise her iki ihlal türüne yönelik. Küle, soruşturmaların hızlı ve etkin şekilde yürütülmesi için uzlaşma ve taahhüt mekanizmalarının kullanıldığını vurguladı. İlk yarıda 66 uzlaşma, 11 taahhüt kararı alındı.

İdari Para Cezaları

Küle, bu yılın ilk yarısında toplam 4 milyar 150 milyon liralık idari para cezası uygulandığını açıkladı. Esasa ilişkin 2,5 milyar lira cezalar, bilişim ve eğitim sektörlerinde çalışanların ücretlerini sınırlandıran şirketlere verildi. Ayrıca, Ferrero’ya yürütülen soruşturmada taahhütlerle çözüm bulundu. Usule ilişkin uygulanan cezalar ise 1,5 milyar lirayı buldu. Google ve Meta, tedbir kararlarına uyum sağlamadıkları gerekçesiyle sırasıyla 482 milyon ve 551 milyon lira ceza aldı.

Birleşme-Devralma İşlemleri

Rekabet Kurulu, yılın ilk yarısında 143 birleşme-devralma işlemine izin verdi. 140 işlem rekabeti sınırlayıcı bulunmadı, 3 işlem ise koşullu izin aldı. Birleşme-devralma dosyalarındaki artış, ekonomik aktivitelerin canlılığını yansıtıyor.

Soruşturmaların Sektörel Dağılımı

Tamamlanan soruşturmalar gıda, kimya ve otomotiv sektörlerinde yoğunlaşırken, devam eden soruşturmalar gıda, eğitim, inşaat, enerji, bilişim ve platform hizmetlerinde sürüyor. Rekabet Kurumu, stratejik olarak gıda, sağlık ve dijital pazarlar üzerinde çalışmalarına devam ediyor.

Bazı soruşturmalar ve verilen cezalar şu şekilde;

  • Roche: Rekabet Kurumu, Roche Müstahzarları Sanayi AŞ hakkında soruşturma açıldığını duyurdu.
  • Canon: Canon Eurasia Görüntüleme ve Ofis Sistemleri AŞ’ye 38,3 milyon lira idari para cezası verildi.
  • Frito Lay: Frito Lay Gıda Sanayi ve Ticaret AŞ hakkında soruşturma açıldı.

Ev sahiplerinin kiracı kriterleri arttı!

Son iki yıldır kira kontratı yenileme dönemlerinde uygulanan yüzde 25 zam sınırı 1 Temmuz itibarıyla sona erdi. Temmuz ayında açıklanan kira artış oranının yüzde 65 civarında olduğunu belirten İzmir Emlak Kulübü Derneği Başkanı Rıdvan Akgün, kira bedellerinin bir anda yükseldiğini dile getirdi. Kiracılar ile ev sahipleri arasındaki anlaşmazlıkların arttığını ifade eden Akgün, “1 Temmuz’dan itibaren Türkiye genelinde bir milat başladı. Yüzde 25 kira artışı, 2 yıl devam etmişti. Ev sahipleri mutsuzdu, kiracılar mutluydu. İki yıl çabuk bitti. Kiracılar yüzde 65,07 zam oranıyla bu aydan itibaren karşı karşıya kaldı. Çaresizlik var. Artış yapmayanlar evi terk etmeye çalışıyor. Ödeyemeyecek konumda olanlar, yeni bir hayata tutunmaya çalışıyor. Kiracı-ev sahibi sorunları aldı başını gidiyor” dedi.

Tahliyeler Gündemde

Akgün, kiracıların bir anda kira bedellerini çok artırmak istemediğini vurgulayarak, iki yıldır bekleyen ev sahiplerinin de rakamları yükselttiğini söyledi. “Ev sahipleri, iki yıldır bekledim, diyor. Yüzde 65,07’nin 07’sini bile istiyor. Tahliyeler gündeme gelebilir. Sürece arabulucular ve hukukçular katılabilir” diye konuştu.

Kira Fiyatlarında Büyük Artış

İzmir’deki ortalama kira fiyatlarından örnekler veren Akgün, “Yeni dönemde 3 artı 1 evin kirası, ortalama 20 bin lira olması gerekirken enflasyon artışı ile rakam çok yükseliyor. 15 bin liraya oturan bir kiracının yeni kira bedeli 23-24 bin liraya kadar çıkıyor. Halbuki ev boş olsa belki 20 bin liraya kiraya verilecek. Yüzde 65,07 rutinde çok yüksek. Ama geçmişten gelen yüzde 25’lerin verdiği ağır tahribattan dolayı yüzde 65,07’lere saldıran mülk sahipleri var” dedi.

Sektörün Belirleyicisi Ev Sahipleri

Akgün, kira bedellerinin yaz aylarında kaçınılmaz artış trendine girdiğini ifade ederek, kiralık dairelerin giderek azaldığını belirtti. “Arz oluşmamış, talep çok fazla. İnsanlar ya evleniyor ya boşanıyor. Mülk sahipleriyle sorun yaşayan kiracılar tahliye ediliyor. Ciddi bir sirkülasyon var kira sektöründe” diye konuştu. İzmir’de boş bir dairenin fiyatının lokasyona göre, 15 ile 30 bin lira arasında değiştiğini kaydeden Akgün, ev sahiplerinin sektörün belirleyicileri olduğunu vurguladı. “Mülk sahiplerinin çoğu, kira bedellerini kendi belirliyor. 15 bin lira daireye 35 diyen de 40 diyen de var. Serbest piyasada mülk sahipleri istediği rakamı veriyor. Çaresiz kalan, ev arayan vatandaşlar, yüksek bedellerle karşı karşıya kalıyor. Fiyatı belirleyen mülk sahipleri, onlara destek veren de emlak müşavirleri oluyor.”

Banka Kredisi Alabilmekten Zor

Ev sahiplerinin yeni kiracı ararken çok seçici davrandığının altını çizen Akgün, “Geçmişte insanlar, boş evlerini kiraya verebilmek için bin takla atardı. Şimdi ise öyle bir konuma geldik ki GBT (Genel Bilgi Toplama) isteyenler de var. KKB (Kredi Kartı bilgisi) isteyen de var. Ekonomik olarak insanların bankalara borcu olup olmadığı ile ilgili araştırma, findeks raporu isteyenler de var. Mutlaka kefil istiyorlar. Mutlaka çalışsın, düzenli geliri olsun, maaşı olsun, tahliye taahhütnamesi versin gibi şartları var. Bankaya gidip, krediyi rahat alıyorsunuz ama kolay kolay daire kiralayamayabiliyorsunuz. Kız istemeye gidiyorsunuz, gönüller bir olunca onu da çok rahat alıyorsunuz; ama bu tarafta mülk sahipleri, kiracılara inanılmaz kriterler dayatıyor. Kiracılara Allah yardım etsin. Yasa onlardan yana gibi bile görünse hepsine ev nasip etsin” dedi.

Kiracı ve Ev Sahibi Sorunları Büyüyor

Kira artışında TÜFE’ye dönüşün yankıları sürerken, ev sahipleri ile kiracılar arasındaki anlaşmazlıklar artıyor. Sektör temsilcileri, kira artışının eski kiracıları zorlamayacağını, ancak son 1-2 yılda ev kiralamış kişilerin, artış hızına bağlı olarak yüksek tutarlara maruz kalabileceğini belirtiyor.

Exit mobile version