Soğuk duş yapmak gerçek faydalı mı? Riskleri neler? İşte uzman görüşü

Güne buz gibi bir duşla başlamak herkesin bir numaralı tercihi olmasa da, hastalıklardan korunma, ruh halini iyileştirme ve kilo vermeye yardımcı olma gibi potansiyel sağlık yararları soğuğa göğüs germeyi düşünmeniz için etkili olabilir. Uzman görüşleri eşliğinde soğuk duş ve sağlığa faydalarını inceliyoruz.

Portsmouth Üniversitesi’nde fizyolog olan Profesör Mike Tipton, sıcaklığın sağlığımızı nasıl etkilediğini araştırmak için tam 40 yılını harcadı. Yeni bir araştırma, sizi soğuk duşu sevmeye ikna edecek sonuçlar ortaya koydu.

Bağışıklık Sisteminizi Güçlendirin

Soğuk duşlarla ilgili en titiz çalışmalardan biri, Hollanda’da 3 bin gönüllünün duşlarının son 30, 60 veya 90 saniyesinde suyu mümkün olduğunca soğuğa çevirmelerini içeriyordu. Bir kontrol grubu ise normal şekilde duş aldı. Üç ay sonra, sonuçlar duşlarına soğuk su ekleyenlerin, suyun ne kadar süre soğuk olduğuna bakılmaksızın, yüzde 29 daha az hastalık günü geçirdiklerini gösterdi.

Prof. Tipton, deri sıcaklığındaki ani değişimin faydalı değişikliklerin çoğunu tetiklediğini ve bu ani düşüşün soğuk şok tepkisi yarattığını belirtti. Bu, savaş ya da kaç tepkisinin bir parçası olarak stres hormonlarını harekete geçiriyor, serotonin seviyesini yükseltiyor ve beta endorfin artıyor. Bu da hastalıklardan korunmak için bağışıklık sistemini güçlendirmeye katkıda bulunuyor.

Prof. Tipton, soğuk suya daha uzun süre maruz kalmanın tehlikeli olduğunu ve soğuk suda meydana gelen ölümlerin yüzde 60’ını oluşturduğunu söyledi. “Bu iki ucu keskin bir bıçaktır. Soğuk suda bir dakika kalmak bağışıklık sisteminizi güçlendirebilir, beş dakika kalmak ise bağışıklık sisteminizi zayıflatabilir. Kritik olan soğuğun dozudur.” dedi.

Ruh Sağlığını Geliştirin

Araştırmalar, soğuk suya maruz kalmanın, ilaçların başarısız olduğu durumlarda bile hastaların ruh sağlığını önemli ölçüde iyileştirebileceğini gösteriyor. Prof. Tipton ve meslektaşları tarafından yapılan bir çalışmada, haftada bir kez soğuk suda yüzmenin 24 yaşındaki bir kadının depresyonunu hafifletmeye yardımcı olduğu bulundu. Kadın, yedi yıl boyunca ilaçlarla mücadele ettiği depresyonundan soğuk su sayesinde kurtulmayı başardı.

“Hatırlayabildiği en mutlu zaman olduğunu söyledi. Bir yıl sonra ilaç kullanmıyordu ve açık suda yüzüyordu. Zihnindeki büyük bir zorluğun üstesinden gelmişti” diyen Tipton, soğuk bir duşun da benzer etki yaratıp yaratmayacağının belirsiz olduğunu belirtti. Soğuk suyun, dikkati dağıtması ve zihni sadece sıcaklığa odaklaması depresyonu hafifletmiş olabilir. Bununla birlikte, egzersiz ve sosyal etkileşimlerin de rol oynayabileceğini belirtti.

Cilt ve Saç Sağlığınızı İyileştirin

Dermatolog Dr. Anastasia Therianou, ılık suyun yüz yıkamak için ideal olduğunu, çünkü aşırı kuruluk veya tahrişe neden olmadan kiri, yağı ve diğer kalıntıları etkili bir şekilde temizlediğini açıkladı. Soğuk su ise ciltteki kan damarlarını daraltarak kızarıklığı ve iltihabı azaltabilir, böylece cildin görünümünü iyileştirebilir.

“Saçlar söz konusu olduğunda, soğuk bir duş nemi hapsetmeye yardımcı olabilir” diyen Dr. Therianou, soğuk suyun saç kütiküllerini kapatarak hidrasyonu saçın içinde hapsedebileceğini ve bu nedenle kırılma eğiliminde olan ince saçlar için faydalı olabileceğini belirtti. Ancak, soğuk su saç derisindeki aşırı yağı tam olarak gideremez, bu nedenle saçınızı ılık suyla yıkayıp ardından soğuk suyla durulamanızı tavsiye ediyor.

Kilo Kaybını Destekleyin

100’den fazla çalışmanın incelendiği bir araştırma, soğuk suya maruz kalmanın, kalori yakan ‘iyi’ bir yağ olan kahverengi yağ dokusunu aktive edip genişletebileceğini ve ayrıca ‘kötü’ beyaz yağları azaltarak kilo kaybına yardımcı olabileceğini öne sürdü.

Norveç Arktik Üniversitesi’nden Profesör James Mercer, “Kahverengi yağ hücreleri beyaz yağ hücrelerinden gelişir ve enerji kaynağı olarak beyaz yağ hücrelerinden aldıkları serbest yağ asitlerini severler. Beyaz yağ hücrelerindeki serbest yağ asitlerinin içeriğini azaltarak, teorik olarak kişi kilo kaybeder” dedi.

Ancak bilim insanları henüz soğuk bir duşun da bu süreci tetikleyip tetiklemeyeceğini araştırmadı. Profesör Mercer, soğuk duşun vücudun sadece üçte biri soğuğa maruz kaldığı için soğuk suya dalmakla aynı uyaranı sağlamadığını ve dolayısıyla soğuk şok tepkisinin suya dalma durumunda oluşacak boyutun yaklaşık üçte biri kadar olduğunu belirtti.

Kas Ağrılarını Hafifletin

Sporcular iyileşmelerine yardımcı olmak için sık sık buz banyosuna başvururlar. Soğuk, kan akışını, şişmeyi ve kasların iltihaplanmasını azaltır. Prof. Tipton, soğuk duşların da benzer bir etki yaratabileceğini, çünkü soğuk suyun bir analjezik (ağrı kesici) olduğunu ve şişliği azaltmak için yeterli olabileceğini söyledi.

Tipton, soğuk suyun kas ağrılarına yardımcı olabileceğine dair bazı kanıtlar olsa da genel olarak kanıtların ikna edici olmadığını belirtti. Bazı çalışmalar soğuk suyun kas inşa etmek ve onarmak için hayati önem taşıyan protein üretimini azalttığını öne sürüyor.

Ağrıları Giderin ve Migreni Azaltın

Prof. Tipton, soğuk duşun ve soğuk suda yüzmenin çok şiddetli migrenleri hafiflettiğine dair anekdot niteliğinde kanıtlar olduğunun altını çizdi ve bu bulguların kısa süreli soğuğa maruz kalmanın ağrıyı hafifletebileceğini gösterdiğini söyledi.

“Soğuk reseptörleri cilt yüzeyinin yaklaşık 0,18 mm altında yer alıyor ve cilt sıcaklığı aniden düştüğünde bunlar merkezi sinir sistemine muazzam miktarda bilgi gönderiyor, ardından gelen soluk alıp verme beyindeki kan akışını değiştiriyor. Ağrının azalması bu iki şeyin birleşiminden veya diğer faktörlerden kaynaklanıyor olabilir” dedi.

Ruh Halinizi İyileştirin

Soğuk suda yüzenlerin ruh hallerini ve refahlarını önemli ölçüde iyileştirdiğine dair anekdot niteliğinde kanıtlar var. Mike Tipton, “Bir açık hava yüzme grubu ile çalışıyorum ve bunun hayatlarını değiştirdiğini söyleyen insanların anlattıkları beni çok etkiliyor. İnsanlar bu konuda gözyaşlarına boğuluyor” dedi.

Tipton, soğuk suyun insanları harekete geçirdiğini ve uyandırdığını, bu da soğuk şok tepkisine ve stres hormonlarının salınmasına bağlı olabileceğini belirtti.

Soğuk Duş Almadan Önce Sağlık Risklerini Göz Önünde Bulundurun

Prof. Tipton, soğuk duşa girmeden önce, bunu yapabilecek kadar sağlıklı olup olmadığınızı göz önünde bulundurmanın önemli olduğunu belirtti. Dikkat edilmesi gereken noktalar:

  • 28 derece çıplak olmak isteyen tropik canlılarız. Bu canlıyı 10 veya 12 derece suyla duş aldırmak gerçekten stresli bir şey.
  • Soğuk, nefes nefese kalma, ardından hızlı nefes alma ve yüksek tansiyonla sonuçlanan soğuk su şokunu tetikler. Bu, bazıları için kısa bir süre için faydalı olabilirken, zamanla herkes için zararlı hale gelebilir. Bu nedenle soğuk duşta bir dakikadan fazla kalmamak gerekir.
  • Kardiyovasküler hastalığı, anevrizması veya kalp sorunları olan kişiler için soğuk duş tehlikelidir ve denememeleri gerekir.
  • Soğuk suyun herkes için geçerli olabilecek diğer komplikasyonları arasında hipotermi ve dondurucu olmayan soğuk yaralanması yer alır. Bu, el ve ayaklardaki küçük sinir ve kan damarlarında ömür boyu sürebilecek hasarlar anlamına gelir.

SGK, belediyelerdeki alacakları için harekete geçti

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan, belediyelerin Sosyal Güvenlik Kurumuna (SGK) toplam prim borcunun 96 milyar lirayı bulduğunu belirterek, “Bu noktada yapılması gereken neyse, usulüne uygun şekilde duruma müdahale edilmesi gerekiyor. SGK’ye olan prim borçlarının bir an önce tahsil edilmesi gerekiyor.” dedi.

Bakan Işıkhan, AA muhabirine yaptığı açıklamada, SGK’nin 85 milyon vatandaşın hastane, ilaç ve diğer tedavi harcamalarını karşılayıp, 16 milyon emeklinin aylık ve bayram ikramiyelerini ödediğini anımsattı.

Harcama ve ödemelerin yapılabilmesinin, SGK’nin ana gelir kaynağı olan sigorta primlerinin düzenli ve eksiksiz toplanmasına bağlı olduğuna işaret eden Işıkhan, şunları kaydetti:

“31 Mart yerel seçimlerinden önce SGK’ye prim borçları biriken belediyelerin olduğuna dikkati çekmiş ve belediyelerin borçlarını ödemesi için bir çağrı yapmıştık. Bunu sözde bırakmadık, SGK aracılığıyla tüm borçlu belediyelere, herhangi bir parti farkı gözetmeksizin borç bildirimlerini gönderdik. Bazı belediyeler bu çağrılarımızı dikkate alıp borçlarını ödeme iradesi gösterdi. Buradan kendilerine teşekkür ediyorum. Ancak bunca uyarıya rağmen hala harekete geçmemiş olan belediyelerin sayısı da ne yazık ki oldukça fazla.”

“BORCUN YÜZDE 80’İ BELEDİYE ŞİRKETLERİNE AİT”

Tüm uyarıların ardından SGK’nin, kanunun öngördüğü şekilde alacaklarını tahsil etmesi gerektiğini vurgulayan Işıkhan, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Elbette bu bizim tercih ettiğimiz bir yol değil, ancak ilgili belediyelerin prim borçları artmış durumda ve her geçen gün de bu borçlar büyümekte. Bu noktada yapılması gereken neyse, usulüne uygun şekilde duruma müdahale edilmesi gerekiyor. SGK’ye olan prim borçlarının bir an önce tahsil edilmesi gerekiyor. Bugün itibarıyla belediyelerin prim borçları toplam 96 milyar liraya ulaşmış durumda ve bu borcun yüzde 80’i belediye şirketlerine aittir. Esasında bu milli bir kaynaktır. Vatandaşımızın çalışarak, üreterek, alnının teriyle bütçeye kazandırmış olduğu doğal bir gelir kaynağıdır. Ve yine vatandaşlarımızın yararına kullanılması gereken bir kaynaktır. Belediye çalışanlarının emeğinin karşılığı ve gelecek yatırımları olan sigorta primlerinin ödenmeyerek bu paraların başka kalemlere aktarılması asla doğru bir yaklaşım değildir.”

“ARZUMUZ, TAHSİLAT SÜRECİNİ SORUNSUZ ŞEKİLDE YÖNETMEK”

Işıkhan, bakanlık olarak emeğin korunmasının yanında emek sömürüsüne engel olmak için de çalıştıklarını dile getirerek, “Amacımız, SGK’ye olan prim borçlarını tahsil ederek, kayıt dışı ile mücadele ederek ve istihdamı artırarak SGK’nin prim gelirlerini artırmaktır, emeklilerimiz başta olmak üzere vatandaşlarımıza daha iyi imkanlarla hizmet vermektir. Bizler sosyal güvenlik gibi devlet ve millet için hayati önem taşıyan toplumsal bir temel ihtiyacın hem ihyası hem de sürdürülebilirliği için çalışıyoruz.” diye konuştu.

Borçlu belediyelere işbirliği çağrısında bulunan Işıkhan, “SGK’ye olan borçların yapılandırılması ve ödeme planlarının oluşturulması konusunda belediyelere her türlü desteği vermeye hazırız. Bu hususta arzumuz, tahsilat sürecini sorunsuz ve en kolay şekilde yönetmektir.” ifadesini kullandı.

“SOSYAL GÜVENLİK SİSTEMİMİZİ KORUMAK ORTAK SORUMLULUĞUMUZ”

Sosyal güvenlik sisteminin önemine değinen Işıkhan, şunları söyledi:

“SGK’nin sağlıklı işleyen, daha güçlü bir kurum haline gelebilmesi için bu sürecin zorunluluğunu, bu ülkenin bir vatandaşı olarak hepimizin çok iyi anlaması gerekmektedir. Sosyal güvenlik sistemimizin mali yapısını korumak ve geleceğe güvenle bakmak, hepimizin ortak sorumluluğudur. Sen ben yok, biz varız. Unutmamalıyız ki hepimiz aynı gemideyiz. Büyük Türkiye gemisinin hepimizin desteği ve uyumuyla alacağı daha çok yol, aşacağı daha çok ufuk var. Bu noktada herkes üzerine düşeni hakkıyla yerine getirirse tüm hedeflerimize başarıyla ulaşacağımızı düşünüyorum.”

 

Girişimler melek yatırımcıyla büyüyor! İşte en çok destek sağlanan sektör

Melek yatırımcılar, girişimlerin büyümesi ve markalaşması sürecinde sağladıkları desteklerle önemli bir rol oynamaktadır. Hazine ve Maliye Bakanlığı’nın verilerine göre, 2023 yılının haziran ayından bu yana iptal edilenler hariç toplamda 1.072 melek yatırımcı lisansı düzenlendi ve bunlardan 594’ü halen aktif durumda bulunuyor. Geçen yıl 158, bu yılın ilk yarısında ise 48 melek yatırımcıya lisans verildi. Lisans başvurularının yüzde 67,9’u yüksek gelir veya servet sahibi, yüzde 32,1’i ise tecrübeli yatırımcılar tarafından yapıldı.

Melek Yatırımcıların Önemi Artıyor

Hazine ve Maliye Bakanlığı verilerine göre, bireysel katılım sermayesi uygulamasının Türkiye’de devreye girdiği Haziran 2013’ten bu yana 71 girişime 224 melek yatırımcı tarafından toplam 39,4 milyon lira sermaye aktarıldı. Geçen yıl 94 melek yatırımcı, 17 girişime 5,2 milyon liralık sermaye sağlarken, bu yılın ilk yarısında ise 9 yatırım için 27 melek yatırımcı 6,6 milyon lira sermaye transfer etti. Başvurular, 1’er tanesi Konya, Bursa ve Kocaeli, 2’şer tanesi Kırıkkale ve İzmir, 4 tanesi Ankara ve 60 tanesi ise İstanbul merkezli girişimler için yapıldı.

Bilgisayar Programlama ve Danışmanlık Sektörleri Önde

Yatırım yapılan işletmelerin yüzde 42’sinin 5’ten az, yüzde 20’sinin 5 ile 10 arası ve yüzde 38’inin 10’dan fazla ortağı olduğu belirlendi. Melek yatırımcıların sermaye aktardığı sektörlerin başında yüzde 38 pay ile bilgisayar programlama ve danışmanlık hizmetleri geliyor. Sistemde aktif olan 18 akredite ağ bulunuyor; bu ağların 10’u İstanbul, 2’si Antalya, 1’i Diyarbakır, İzmir, Kayseri, Ankara, Elazığ ve Bursa merkezli olarak faaliyet gösteriyor.

Tek Başvuruyla Melek Yatırımcı Olma İmkanı

Melek yatırımcı, kişisel varlıklarını kullanarak başlangıç aşamasındaki şirketlere veya girişimcilere finansal destek sağlayan kişilere denir. Türkiye’de melek yatırımcı olmak isteyenler, Hazine Müsteşarlığına başvuru yaparak lisans alabiliyor. Bu lisansla yatırımcılar, girişimlere yatırım yapma imkanına sahip oluyor. Müsteşarlık, tecrübe ve maddi kaynaklara göre ‘Yüksek Gelire Sahip Yatırımcı’ veya ‘Tecrübeli Yatırımcı’ belgesi veriyor. Melek yatırımcılar, finansal destek sağlamanın ötesinde küçük işletmeler ve yeni girişimcilerin büyümesi için önemli katkılarda bulunuyor.

Türkiye ekonomisi için yeni adımlar geliyor!

Ekonomi Koordinasyon Kurulu (EKK), Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz liderliğinde Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’nde toplandı. Bu yılın 6’ncı EKK toplantısı yaklaşık 2,5 saat sürdü. Toplantı sonrasında yapılan yazılı açıklamada, Türkiye ekonomisinin yönünü belirleyen On İkinci Kalkınma Planı ve Orta Vadeli Program (OVP) eylemlerinin kararlılıkla uygulanması ve bu çerçevede olumlu sonuçların elde edildiği vurgulandı.

Geçiş Süreci Tamamlandı

Enflasyonun kalıcı olarak düşürülmesine yönelik politikalar sayesinde geçiş sürecinin tamamlandığı, Haziran ayı ile birlikte dezenflasyon sürecinin başladığı belirtildi. Bu durumun ekonomideki olumlu etkilerinin devam edeceği kaydedildi.

Cari Açık Azalırken Rezervler Artıyor

Açıklamada, cari işlemler açığının önemli ölçüde azalırken rezervlerin artmaya devam ettiği ifade edildi. Azalan risk primi sayesinde Türkiye’nin dış finansmana erişiminin arttığı ve finansman maliyetlerinin düştüğü belirtildi. Dış kaynak girişinin güçlenmesi ve Türk Lirası’na olan ilginin artmasının finansal istikrarı sağladığı ve dezenflasyon sürecine pozitif katkı sağladığı vurgulandı.

Güven Ortamı ve Uluslararası Kredi Notları

Programın oluşturduğu güven ortamı sonucunda uluslararası kredi derecelendirme kuruluşlarının not artırımlarına devam ettiği, ayrıca ülkenin gri listeden çıkarılmasının yatırım ortamının iyileştirilmesi bakımından olumlu bir gelişme olduğu ifade edildi.

Kamuda Tasarruf ve Yeni Vergi Paketi

Son dönemde uygulamaya konulan kamuda tasarruf ve verimliliği artırmaya yönelik tedbirlerin, kayıt dışılığı azaltmaya ve vergide adaleti güçlendirmeye yönelik düzenlemeleri içeren yeni vergi paketinin mali disiplini daha da iyileştireceği kaydedildi.

Kalıcı Refah Artışı Hedefi

Programın nihai amacının sürdürülebilir ve kapsayıcı büyümeye ulaşmak, fiyat istikrarını sağlamak ve kalıcı refah artışı sağlamak olduğu belirtildi. Bu süreçte gençler ve kadınlar başta olmak üzere toplumun tüm kesimlerini kapsayan kalkınma odaklı politikalarla istihdam sağlamaya devam edileceği ifade edildi.

Yeni OVP Hazırlıkları

Toplantıda, 2024-2026 dönemini içeren OVP’de öngörülen yapısal reformlar ve 2025-2027 dönemini kapsayan OVP’nin hazırlık süreci değerlendirildi. Eylül ayında yayımlanması planlanan OVP ile temel politika önceliklerinin korunacağı, makroekonomik göstergeler ve yapısal reform gündeminin son gelişmeler çerçevesinde katılımcı bir yaklaşımla gözden geçirileceği belirtildi. İklim değişikliğinin etkilerinin değerlendirilmesi ve tarımsal üretimde sürdürülebilirlik için sulama tesislerinin enerji ihtiyacının güneş enerji santrallerinden karşılanması konusunun ele alındığı kaydedildi.

Nitelikli İstihdam İçin Yeni Adımlar

EKK’da eğitim-istihdam-üretim ilişkisinin güçlendirilmesi, işgücü piyasasının ihtiyaç duyduğu nitelikli istihdamın tespiti ve sağlanması amacıyla oluşturulan İl İstihdam ve Mesleki Eğitim Kurulları değerlendirildi. Kurulun işlevselliğinin ve etkinliğinin artırılmasına yönelik çalışmaların ele alındığı belirtildi.

Merkez Bankası faiz kararını açıkladı!

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) Para Politikası Kurulu, politika faizi olan bir hafta vadeli repo ihale faiz oranını yüzde 50’de sabit tutma kararı aldı. Haziran ayında aylık enflasyonun ana eğiliminde belirgin bir zayıflama gözlemlendiği belirtildi. Ancak, Temmuz ayında aylık enflasyonun yönetilen-yönlendirilen fiyat ve vergi ayarlamaları ile işlenmemiş gıda fiyatlarındaki arz yönlü gelişmeler nedeniyle geçici olarak artacağı öngörülüyor. Bu artışa karşın, ana eğilimdeki yükselişin nispeten sınırlı kalacağı düşünülmekte.

Enflasyon Beklentileri ve Ekonomik Göstergeler

Yakın döneme ilişkin veriler, yurt içi talebin enflasyonist düzeyde olmakla birlikte yavaşladığını teyit ediyor. Hizmet enflasyonundaki yüksek seyir, enflasyon beklentileri, jeopolitik riskler ve gıda fiyatları enflasyonist baskıları canlı tutuyor. Kurul, enflasyon beklentileri ve fiyatlama davranışlarının öngörülerle uyumunu yakından izlemeye devam edecektir.

Parasal Sıkılaştırma ve Rezerv Durumu

Parasal sıkılaştırmanın krediler ve iç talep üzerindeki etkileri yakından izleniyor. Kurul, parasal sıkılaştırmanın gecikmeli etkilerini de dikkate alarak politika faizinin sabit tutulmasına karar verdi. Aylık enflasyonda kalıcı bir düşüş sağlanana kadar sıkı para politikası duruşu sürdürülecek. Enflasyonda belirgin ve kalıcı bir bozulma öngörülmesi durumunda ise para politikası duruşu sıkılaştırılacak.

Ek Önlemler ve Likidite Koşulları

Kredi büyümesi ve kompozisyonu göz önünde bulundurularak, makro finansal istikrarı ve parasal aktarım mekanizmasını destekleyecek ek önlemler alınmıştır. Kredi ve mevduat piyasalarında öngörülenin dışında gelişmeler olması durumunda parasal aktarım mekanizması ilave makroihtiyati adımlarla desteklenmeye devam edilecektir. Likidite koşulları yakından izlenmekte ve gerektiğinde sterilizasyon araçları etkin şekilde kullanılacaktır.

Politika Kararları ve Şeffaflık

Kurul, politika kararlarını öngörülebilir, veri odaklı ve şeffaf bir çerçevede alacaktır. Enflasyon ve enflasyonun ana eğilimine ilişkin göstergeler yakından takip edilecek ve fiyat istikrarı temel amacı doğrultusunda tüm araçlar kararlılıkla kullanılacaktır.

Merkez Bankası Rezervlerindeki Artış

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankasının resmi rezerv varlıkları 153,8 milyar dolar ile rekor kırdı. Toplam rezervler 154 milyar dolara yaklaşırken, swap hariç net rezervler 4 milyar dolar artışla 22 milyar dolara yükseldi.

Tatile gidecekler dikkat! Rezervasyondan önce kontrol etmezseniz…

Ticaret Bakanlığı, tatil rezervasyonu yapacak vatandaşları sosyal medya, kısa mesaj veya e-posta yoluyla gelen tekliflerin doğruluğunu sorgulamaları konusunda uyardı. Vatandaşların, tekliflerde yer alan tesis resimleri, kurumsal logo ve işaretlerin doğruluğunu kontrol etmeleri gerektiğini belirtti. Bakanlık, tercih edilen seyahat acentesi veya turizm tesisinin kayıtlı olup olmadığını ‘www.kulturturizm.gov.tr‘ ve ‘www.tursab.org.tr‘ adreslerinden sorgulayabileceklerini ifade etti. Sosyal medya üzerinden satın almak yerine seyahat acentelerinin resmi internet sitelerinin tercih edilmesi gerektiği vurgulandı.

Paket Turlarda Fesih Hakkı

Tüketicilerin, hayatın normal akışı içinde yaşanan sorunlar nedeniyle paket turlara katılamamaları durumunda, paket tur sözleşmesini feshetme haklarının bulunduğu belirtildi. Paket turun başlamasından en az 30 gün önce yazılı olarak bildirildiğinde, vergi gibi yasal yükümlülükler dışında paket tur bedelinin iade alınabileceği açıklandı. 30 günden az süre kala yapılan fesih bildirimlerinde ise belirli bir kesinti yapılabileceği ifade edildi. Paket tur düzenleyicisinin sözleşmenin ifa edilmemesi nedeniyle tüketicinin uğradığı zarardan sorumlu olduğu vurgulandı.

Tüketici Hakları ve Sigorta Uygulamaları

Tüketicilerin, boşa harcanan tatil zamanı için uygun bir tazminat talep edebileceği belirtildi. Ayrıca, paket tur veya otel konaklama rezervasyonunun cezai şart ödemeksizin iptaline imkan tanıyan ihtiyari sigorta uygulamalarının faydalı olduğu değerlendirildi. Bireysel tüketici uyuşmazlıklarının çözümünde, 2024 yılı için değeri 104 bin liranın altında olan uyuşmazlıklarda tüketici hakem heyetine, bu tutarın üzerindeki uyuşmazlıklarda ise tüketici mahkemesine başvurulabileceği hatırlatıldı. Tüketici mahkemelerinde dava açılmadan önce ara bulucuya başvurulması gerektiği de ifade edildi.

TESK: Emekli çalıştıran işverenlere destek devam etmeli

Türkiye Esnaf ve Sanatkarları Konfederasyonu (TESK) Genel Başkanı Bendevi Palandöken, TBMM’de görüşülen düzenlemeye dikkat çekerek, emekli işçi çalıştıran işverenlere sağlanan %5’lik sosyal güvenlik destek priminin sona erecek olmasının esnafı zor durumda bırakacağını belirtti.

Desteklerin Sürekliliği Gerektiği Vurgusu

Palandöken, söz konusu desteğin kaldırılmasının emekli ustalarla çalışmanın cazibesini ortadan kaldıracağını ifade etti. Palandöken, “Günümüz koşullarında esnafa verilen desteklerin artırılması gerekirken, mevcut desteklerin kaldırılması esnafın ayakta kalma mücadelesini zorlaştırıyor. Hem esnafın hem emeklinin yararına olan bu düzenleme devam etmeli” değerlendirmesinde bulundu.

Kira Stopaj Vergisi ve Artan Kiralar

Palandöken ayrıca, artan kiraları ödemekte zorlanan esnafa kira stopaj vergisinin ek yük getirdiğini ve yüksek kiralar içinde %20’lik payın işletmelerden alınmasının adil olmadığını belirtti.

İhracatın kaybedeni o sektörler oldu!

Türkiye’nin 2024’ün ilk yarısında dış pazarlardaki toplam ihracatı, yıllık %2 artış göstererek 125,4 milyar dolara ulaştı. Ancak, deri, zeytin ve zeytinyağı, hazır giyim ve konfeksiyon, çimento ve mücevher gibi sektörlerde önemli ihracat kayıpları yaşandı.

Deri ve Deri Mamulleri Sektöründeki Kaybın Etkileri

Yılın ilk yarısında deri ve deri mamulleri sektöründe yaşanan %26,7’lik ihracat kaybı dikkat çekti. 2023’ün ilk altı ayında 1 milyar doları aşan ihracat, bu yılın aynı döneminde 750 milyon dolara düştü.

Hazır Giyim ve Konfeksiyon: Üçüncü Sıradaki Kayıp

Hazır giyim ve konfeksiyon sektöründe %12,8’lik bir ihracat düşüşü gözlemlendi. Geçen yılın ilk altı ayında 9,9 milyar dolarlık ihracat gerçekleştiren sektörün, bu yılın ilk yarısında ihracatı 8,7 milyar dolara geriledi.

Çimento ve Mücevher Sektörleri de İhracat Kaybı Yaşadı

Çimento, cam seramik ve toprak ürünleri sektöründe, geçen yılın ilk yarısında 2,3 milyar dolarlık ihracat yapılırken, bu yıl %9,4’lük bir düşüşle 2,1 milyar dolara indi. Mücevher sektöründe ise ihracat kaybı %8,7’ye ulaştı; 2023’ün ilk altı ayında 3 milyar doları aşan ihracat, bu yılın aynı döneminde 2,7 milyar dolara geriledi.

Zeytinyağında Yüzde 22,3’lük Düşüş

Zeytin ve zeytinyağı sektöründe yaşanan %22,3’lük ihracat düşüşü, dökme ve varilli zeytinyağı ihracatına getirilen yasakların etkisiyle gerçekleşti. 2023’ün ilk altı ayında 559 milyon dolarlık ihracat yapan sektörün, bu yılın aynı döneminde ihracatı 434 milyon dolara geriledi.

İhracat Hedefleri ve Rekabet Sorunları

Türkiye İhracatçılar Meclisi Başkanı Mustafa Gültepe, ihracatta yaşanan bu düşüşlerin ülkenin rekabetçiliğini kaybetmesinden kaynaklandığını belirtti ve 267 milyar dolarlık 2024 hedefinin ulaşılması zor göründüğünü ifade etti. Ticaret Bakanı Ömer Bolat ise, TL’nin değer kaybetmesinin rekabetçiliği artırmayacağını vurguladı.

TÜİK açıkladı: Yıllık artış yüzde 44,51

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), 2024 yılı Haziran ayına ilişkin Yurt Dışı Üretici Fiyat Endeksi’ni (YD-ÜFE) açıkladı. Haziran 2024 itibarıyla YD-ÜFE, bir önceki aya göre %0,97, bir önceki yılın Aralık ayına göre %15,22, bir önceki yılın aynı ayına göre %44,51 ve on iki aylık ortalamalara göre %59,50 artış gösterdi.

Sanayi Sektörlerinde Yılın Değişim Oranları

Sanayinin iki ana sektörü, madencilik ve taş ocakçılığı ile imalat, yıllık bazda farklı artış oranları gösterdi. Madencilik ve taş ocakçılığında %54,03, imalatta ise %44,35 artış gerçekleşti. Aylık değişimlerde ise her iki sektörde de %0,97 artış gözlemlendi.

Ana Sanayi Gruplarındaki Değişim Oranları

Ana sanayi gruplarının yıllık değişim oranları şu şekilde gerçekleşti:

  • Ara mallarında %39,19
  • Dayanıklı tüketim mallarında %53,68
  • Dayanıksız tüketim mallarında %48,13
  • Enerjide %38,35
  • Sermaye mallarında %49,02

Aylık değişimlerde ise:

  • Ara mallarında %0,46
  • Dayanıklı tüketim mallarında %1,42
  • Dayanıksız tüketim mallarında %1,32
  • Enerjide %0,07
  • Sermaye mallarında %1,35 artış görüldü.

Irak, yeni elektrik hattını duyurdu: Türkiye’den ihracat başladı!

Türkiye ile Irak arasında 20 yıldır planlanan elektrik iletim hattı nihayet faaliyete geçti. Bu hattın, Irak’ın sık sık yaşadığı elektrik kesintileriyle başa çıkmasına yardımcı olması bekleniyor. Irak Başbakanı Muhammed El Sudani’nin ofisinden yapılan açıklamada, 115 kilometrelik hattın Musul’un batısındaki bir elektrik santraline bağlandığı ve kuzeydeki Ninova, Selahaddin ve Kerkük vilayetlerine 300 megawatt elektrik sağlayacağı belirtildi. 2004 yılından bu yana ertelenen projenin, Irak’ın komşu şebekelere bağlanma ve bölgesel enerji sistemine entegre olma stratejisinin bir parçası olduğu vurgulandı.

IRAK, ELEKTRİK İTHALATINA BAĞIMLI

Irak’ın Körfez İşbirliği Konseyi elektrik şebekesiyle bağlantıyı bu yılın sonuna kadar tamamlamayı hedeflediği açıklandı. OPEC üyesi Irak, geniş petrol rezervlerine rağmen, özellikle yaz aylarında yüksek soğutma talebi nedeniyle elektrik ve gaz ithalatına büyük ölçüde bağımlı. Komşu İran, önemli bir tedarikçi konumunda bulunuyor. Irak hükümeti, enerji kaynaklarını çeşitlendirmesi gerektiğini ve yakın ülkelerle yeni seçenekleri araştırdığını belirtti. Mart ayında Ürdün ve Irak arasında benzer bir anlaşma yapılmıştı.

 

Exit mobile version