İşte sanayiye hiç uğramayan araçlar!

Vatandaşlar, otomobil satın alırken haftalarca ilanları inceleyerek en uygun aracı bulmaya çalışıyor. İncelenen araçlar arasında en çok dikkat çeken ise sanayi yüzü görmemiş, arıza yapmayan modeller oluyor.

Sağlam Araçlar Tercih Ediliyor

Zorlu koşullara rağmen araç sahibi olmak isteyenler, uzun ömürlü ve arıza çıkararak problem yaratmayacak otomobilleri tercih ediyor. Böylelikle masraflardan ve olası ekstra yüklerden kurtulmayı hedefliyorlar.

En Az Arıza Yapan Araçlar Açıklandı

CarMD şirketi, global düzeyde en az arıza yapan ve sahibine sanayiyi unutturacak otomobilleri açıkladı. Bu listede yer alan araçlar, sağlamlıklarıyla öne çıkıyor.

En Sağlam Otomobillerin Tam Listesi

ABD’li araç alım satım şirketi iSeeCars tarafından dünyanın en sağlam otomobilleri sıralandı:

    1. Ram 1500
    1. Honda Odyssey
    1. Acura MDX
    1. Mazda CX-9
    1. Nissan Armada
    1. Toyota Prius
    1. Nissan Pathfinder
    1. Honda Accord Hybrid
    1. Ford Expedition
    1. Toyota Camry
    1. Honda CR-V
    1. GMC Yukon
    1. Nissan Titan
    1. Toyota Highlander
    1. Ford F-150
    1. GMC Sierra
    1. Honda Accord
    1. Honda Pilot
    1. Chevrolet Tahoe
    1. GMC Yukon XL
    1. Chevrolet Silverado 1500
    1. Lexus GX
    1. Toyota Avalon
    1. Chevrolet Suburban
    1. Honda Ridgeline
    1. Toyota Highlander Hybrid
    1. Toyota Tacoma
    1. Toyota 4Runner
    1. Toyota Sequoia
    1. Toyota Tundra

 

Togg T10F için yeni gelişme!

Türkiye’nin küresel teknoloji markası Togg, C segmentindeki ikinci akıllı mobilite cihazı T10F’in tanıtımı için çalışmalarına hız kesmeden devam ediyor. Togg CEO’su M. Gürcan Karakaş, 2025’in ilk çeyreğinde T10F’in ürün lansmanını gerçekleştirmeyi ve ön siparişleri toplamayı hedeflediklerini açıkladı.

Mühendislik Testleri Başladı

T10F’in mühendislik test süreçleri, Türkiye ve yurt dışındaki akredite test merkezlerinde güvenlik, dayanım ve aerodinamik odaklı olarak başladı. Togg, bu kapsamda cihazın yıl içinde mevsimsel testlerden de geçeceğini belirtti.

2025’te Piyasaya Sürülmesi Planlanıyor

Karakaş, T10F’in lansmanının Nisan 2025’te yapılacağını ve cihazın Türkiye’den başlayarak kullanıcılarla buluşturulacağını belirtti. Togg, T10F’i Almanya pazarında da tanıtarak küresel rekabette yerini almaya hazırlanıyor.

Gelişmiş Donanım ve Uzun Menzil Seçenekleri

T10F, RWD (arkadan itiş) ve AWD (dört çeker) versiyonlarıyla piyasaya sürülecek. Standart menzilli model 52,4 kWh batarya kapasitesiyle 350+ kilometre menzil sunarken, uzun menzilli model 88,5 kWh kapasiteyle 600 kilometreye kadar menzil sunacak. Çift motorlu AWD versiyon ise 700 Nm tork üreterek 530 kilometreye varan menzil vaat ediyor.

Küresel Rekabette İddialı

Togg, C-SUV ve elektrikli araç segmentinde Türkiye’de pazar liderliğine ulaştıktan sonra, Almanya pazarına girerek Avrupa’da da iddialı bir oyuncu olmayı hedefliyor. Karakaş, stratejik adaptasyonlarla rekabet pozisyonlarını güçlendirdiklerini vurguladı.

İşte elektrikli araçların gerçek menzilleri! Açıklananlardan çok başka

Avrupa’da gerçekleştirilen bağımsız bir araştırma, otomotiv üreticilerinin elektrikli araç modelleri için bildirdikleri menzil değerlerinin, gerçek yol koşullarında elde edilen değerlerle uyuşmadığını bir kez daha ortaya koydu. Avrupalı otomotiv gazetecileri tarafından düzenlenen “EcoBest Challenge” isimli araştırmada, 13 farklı üreticiye ait 65 bin Euro’nun altındaki 13 tamamen elektrikli otomobil, yedi ana başlıkta gerçek trafik ve yol koşullarında test edildi. Araçların bataryaları tamamen doldurularak, durana kadar sürüldü ve böylece gerçek menzil değerleri ortaya çıkarıldı.

Türkiye’de Satışta Olan Modeller de Test Edildi

Araştırma sonucunda, beşinin halihazırda Türkiye’de satılan ve yakında birçoğunun Türkiye’de satışına başlanacak olan 13 elektrikli otomobilin hiçbirinin açıklanan WLTP menzil değerlerini yakalayamadığı görüldü. Menzil değeri açıklanan WLTP’ye en yakın otomobil yüzde 98.9 ile Audi Q4 Sportback 45 e-tron olurken, bu modeli yüzde 87.9 ile BMW i5 Touring, yüzde 85.9 ile Kia EV9 ve yüzde 83.2 ile Opel Corsa takip etti. En düşük uyum oranı ise yüzde 73 ile Tesla Model Y’ye ait oldu.

Tesla Model Y’nin Beklenmeyen Sonucu

Örneğin, araştırmada birinci sırada yer alan Audi Q4 Sportback 45 e-tron, 476 km menzil bildirirken, gerçek menzil değeri 471 km olarak tespit edildi. Öte yandan, WLTP’ye göre 600 km menzil bildiren Tesla Model Y, bataryası doluyken 438 km yaparak beklentinin oldukça gerisinde kaldı. Ayrıca, Türkiye’de merakla beklenen Volkswagen ID.7’nin de açıklanan 617 km menziline karşın, gerçek menzilinin 476 km olduğu görüldü.

Türkiye’nin Yerli Otomobili Togg Testlere Katılabilir

Bu yıl İtalya’da beşincisi düzenlenen araştırmaya, Türkiye’den de otomotiv yazarı Okan Altan katıldı. Altan, bu yıl yapılan testlerde elektrikli araçlarda şarj kayıplarının azaldığını ve kWh başına gidilebilecek menzilin arttığını belirtti. Altan, Türkiye’nin yerli elektrikli aracı Togg T10X’in önümüzdeki yıl düzenlenecek testlere katılabileceğini ifade etti.

Şarj Bittikten Sonra Ne Kadar Yol Alabiliyorlar?

Testlerde, elektrikli otomobillerin şarjı bittiğinde, yani ekranlarda “0 km menzil” uyarısı verdiğinde, kaç kilometre daha yol alabilecekleri de incelendi. Volvo EX30, şarjı bittikten sonra 24 km daha yol yaparak 13 otomobil arasında ilk sırada yer aldı. BMW i5 Touring ise “0 km menzil” uyarısından sonra 22 km daha yol alabildi. Diğer taraftan, MINI Cooper SE 12 km, Tesla Model Y 17 km, Hyundai Kona ise 21 km daha yol almayı başardı.

Enerji Verimliliği Testleri

Elektrikli araçların enerji verimliliği testlerinde ise Opel Corsa-e, kWh başına 6.84 km ile en verimli araç olarak belirlendi. Lancia Ypsilon 6.58 km ile ikinci sırada, Hyundai Kona ise 6.54 km ile üçüncü sırada yer aldı.

Chery’den ‘Türkiye’ açıklaması!

Çinli elektrikli otomotiv üreticisi BYD’nin Türkiye’ye 1 milyar dolarlık yatırımı sonrası Çinli otomotiv devi Chery’nin de Türkiye’ye yatırım yapmaya hazırlandığı duyuruldu.

Bu haberin ardından Chery Türkiye Başkan Yardımcısı Ahu Turan, konuyla ilgili açıklamalarda bulundu ve Chery’nin Türkiye pazarına olan ilgisini detaylandırdı.

Ahu Turan, Chery’nin Türkiye’deki yatırım planlarına dair gelen soruları yanıtladı ve şirketin uzun vadeli projeksiyonlarına dikkat çekti. Turan, “Chery olarak yatırımlarımızı uzun vadeli planlar doğrultusunda şekillendiriyoruz. Beş yıl sonraya yönelik projeksiyonlarımız mevcut ve bugün ajandamızda Türkiye pazarında müşterilerimizin ihtiyaçlarını karşılamak için yoğun bir şekilde çalışıyoruz. Her şirket gibi bizim de uzun vadeli planlarımız var ve Chery olarak en başından beri Türkiye’yi stratejik bir ülke olarak değerlendirdik.” ifadelerini kullandı.

Turan, Türkiye’nin büyük potansiyeline vurgu yaparak, “Türkiye, sahip olduğu büyük potansiyel ile dikkat çekiyor. Diğer markaların tercih sebebi olması, Türkiye’nin Avrupa’ya önemli bir geçiş noktası ve birçok fırsatı barındırması, bu pazarı bizim için cazip kılıyor. Dolayısıyla, Chery için Türkiye oldukça doğru bir lokasyon. Bu bağlamda burada kapsamlı bir fizibilite çalışması yürütüyoruz.” şeklinde konuştu.

 

TİM Başkanı Mustafa Gültepe: Dolar çok ucuz!

Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Başkanı Mustafa Gültepe, Kayseri’de yaptığı açıklamalarda, Türk ihracatçısının içinde bulunduğu zorlu durumu ve ekonomik sıkıntıları dile getirdi. Gültepe, “Türk ihracatçısı kazanayım derdinde değil, yaşamanın derdinde.” diyerek, mevcut ekonomik koşulların ihracatçılar üzerindeki baskısını vurguladı.

Gültepe, vergilerin rekabet şansı verecek bir seviyede olması gerektiğini belirtti ve hazır giyim sektörünün şu anda en kötü durumda olduğunu ifade etti. “Tekstilde de öyle. Sektörde biraz talebin düşmesi, Türkiye’deki rekabetçiliğin aşağı doğru düşmesi, Türkiye’nin pahalı değil, çok çok pahalı olmasından kaynaklı, siparişler Türkiye’de tutulmuyor.” sözleriyle sektörün yaşadığı sıkıntıları özetledi.

Pahalıya Alınan Kredilerin Ödemesi Başlıyor

Gültepe, enflasyonla mücadele edilmesi gerektiğini vurgularken, sanayicinin de unutulmaması gerektiğini belirtti. “Sanayi tarafı biraz unutuldu. Türkiye pahalı değil, çok çok pahalı. Türkiye’de şu anda en ucuz şey döviz. Karpuzdan da ucuz.” şeklindeki açıklamaları, ekonomik politikalara yönelik eleştirilerini ortaya koydu.

Kur politikalarının mevcut durumunu eleştiren Gültepe, “Konkordato ilan edenlerin sayısı artacak. Ucuza alınan kredilerin süresi doldu, pahalıya alınan kredilerin süresi başladı.” diyerek ekonomik zorlukların artacağını belirtti.

Geleceğe Umutla Bakmak İstiyoruz

2025 beklentilerine ilişkin sorulara cevap veren Gültepe, umutlu olmak istediklerini ancak mevcut para politikalarının bu şekilde devam etmesi halinde zorlukların artacağını ifade etti. “Geleceğe umutla bakmak istiyorum ama para politikası bu şekilde gittiği sürece çok daha zorlanacağımızı ve zorlu olacağını söyleyebilirim.” dedi. Ayrıca, krediyle ilgili sorunların yanı sıra işletmelerin çalışamadığını, nefes alacak alanlarının kalmadığını dile getirdi.

Kuaförlerden ‘pazar günü’ talebi!

Ankara Ulus Meydanı’nda bir araya gelen berber, kuaför ve güzellik uzmanları, pazar günü işletmelerin kapalı olması zorunluluğuna tepki gösterdi. Ankara Kuaför ve Güzellik Uzmanları Birlik, Beraberlik ve Dayanışma Derneği Başkanı Hesna Korgan tarafından yapılan açıklamada, bu uygulamanın işletmelere ciddi ekonomik kayıplar yaşattığı ve çalışanlar üzerinde olumsuz etkiler yarattığı vurgulandı.

Gelir Kaybı ve Ekonomik Zorluklar

Korgan, pazar günü kapalı olmanın, işletme sahiplerinin gelir kaybına neden olduğunu ve bu durumun çalışanların maaşlarının, kira, fatura giderleri ile sigorta primlerinin düzenli ödenememesi gibi sorunlara yol açabileceğini belirtti. Ayrıca, bu zorunluluğun kaçak çalışmaların artmasına ve vergi kayıplarına sebep olacağına dikkat çekti.

İşletmelerin Tercihine Bırakılmalı

Korgan, berber, kuaför ve güzellik salonlarının çalışma gün ve saatlerini kendi tercihleri doğrultusunda belirleyebilmesi gerektiğini savundu. Bu şekilde hem hizmet kalitesinin hem de ekonomik canlılığın artacağını ifade etti.

Büyük başarı: Savunma sanayiinde ilk 100’e 5 Türk şirketi girdi!

Türk savunma sanayii, Defense News Top 100 listesinde dikkat çekici bir başarı elde etti. Bu yıl listeye giren 5 Türk şirketi, sıralarını yükselterek önemli bir başarıya imza attı. Listenin en üst sırasında yer alan Türk şirketi ASELSAN, geçen yıla göre 5 sıra yükselerek 42. sıraya yerleşti. TUSAŞ 50. sırada, Roketsan 71. sırada, Makine ve Kimya Endüstrisi (MKE) 84. sırada ve ASFAT ise 94. sırada yer aldı. MKE, bu yıl listeye ilk kez girme başarısını gösterdi.

Cumhurbaşkanlığı Savunma Sanayii Başkanı Haluk Görgün, Türk savunma sanayisinin büyümeye devam ettiğini vurgulayarak, “Türkiye savunma sanayii alanında dünyada ilk 100 listesinde 5 ve üzeri şirketi bulunan 5 ülkeden biri oldu” dedi.

Dünyanın En Büyük Savunma Şirketleri

Listenin ilk 10 sırasına bakıldığında, ABD’li savunma şirketleri öne çıkıyor. Lockheed Martin zirvede yer alırken, onu Aviation Industry Corporation of China ve RTX izledi. Northrop Grumman, General Dynamics ve Boeing ilk 6’da yer alan diğer önemli şirketler oldu. İlk 10’da ayrıca BAE Systems, China State Shipbuilding Corporation Limited, China North Industries Group Corporation Limited ve L3Harris Technologies gibi şirketler de bulunuyor.

Savunma Sanayii Ekosistemi ve Türkiye’nin Uluslararası Başarısı

Haluk Görgün, Türkiye’nin savunma sanayii ekosisteminin geniş, nitelikli ve dinamik olduğunu belirterek, Türkiye’nin bu başarılarının arkasında Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın desteği ve Türk mühendislerinin yoğun emeği olduğunu ifade etti. Görgün, “Savunma sanayi ekosistemi olarak, başarılarımıza her geçen gün yeni başarılar eklemeye devam edeceğiz” dedi.

Tarım Kredi’den “Sıfır Market”le atıksız alışveriş imkanı

Tarım Kredi Kooperatif Market Genel Müdürü Orhan Kozan, Ankara’nın Çankaya ilçesi Beytepe Mahallesi’nde açılan ilk “Tarım Kredi Sıfır Market” hakkında bilgi verdi. Kozan, bu marketin, “sıfır atık” felsefesini perakende satışa entegre eden önemli bir proje olduğunu vurguladı.

Ambalaj Atıkları ve Tasarruf

Kozan, marketin girişinde müşterilere ambalaj atıkları hakkında bilgi verildiğini belirtti. Müşterilerin boş ambalajları getirerek ürünleri daha uygun fiyatlarla alabileceklerini ve doğaya zarar veren ambalajları gözlemleyebileceklerini ifade etti. Açık ürün reyonları sayesinde vatandaşlar kendi getirdikleri ambalajlarla alışveriş yaparak tasarruf edebiliyor. Bu sistemle çiğ süt, bakliyat, kuruyemiş, deterjan, sıvı sabun ve ayçiçeği yağı gibi ürünlerde %5 ila %20 oranında indirim sağlanıyor.

Ürünlerin Otomatik Satışı ve Atık Yönetimi

Market, ürünlerin otomatlardan alınabilmesine olanak tanıyor. Çiğ süt, ayçiçeği yağı ve sıvı deterjan gibi ürünlerde kendi ambalajını getirenler indirimli fiyatlarla alışveriş yapabiliyor. Ayrıca, atık şişelerin toplandığı bir otomat da bulunuyor; buraya atılan şişe başına mağaza alışverişlerinde 50 kuruş indirim sağlanıyor.

Basılı Fiş Yerine SMS ile Bilgilendirme

Kozan, markette basılı fiş kullanımının yerine SMS ile alışveriş bilgisi alınabileceğini belirtti. Bu uygulama, çevre kirliliğini azaltarak hem kağıt israfını önlüyor hem de doğayı koruyor.

Gelecek Planları ve Karekod Uygulaması

Tarım Kredi Sıfır Market konseptinin yaygınlaştırılacağı ve İstanbul, Ankara, Bursa, İzmir ve Konya’da olmak üzere toplam 10 markete ulaşılacağı ifade edildi. Kozan, ayrıca Tarım ve Orman Bakanlığı tarafından başlatılan karekod uygulamasının marketlerde kullanıldığını ve tüm Tarım Kredi Marketlerde yaygınlaştırılacağını duyurdu.

 

Çiftçilerden ayçiçeği isyanı: Üretici kazanmıyor, tüketici pahalıya alıyor!

Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, ayçiçeği üreticilerinin sorunları ve beklentileri ile ilgili görüntülü basın açıklaması yaptı. “Akdeniz Bölgesi’nde ayçiçeği hasadı başladı, çiftçilerimiz beklediği verimi alamıyor,” diyen Bayraktar, üreticinin yeterli geliri elde edemediğini, tüketicinin ise ayçiçeği yağını pahalı tükettiğini belirtti. Bayraktar ayrıca, önümüzdeki üretim sezonunda bazı ürünlerde başlanacak olan üretim planlamasında ayçiçeğinin mutlaka olması gerektiğini söyledi.

Ayçiçeğinin Önemi ve Üretim Durumu

Bayraktar, “Ayçiçeği, ülkemiz ekonomisi açısından oldukça önemli bir yere sahiptir. Tohumları yüzde 40-45 oranında yağ içermekte olup, sıvı yağ tüketimimizin yüzde 80’i ayçiçeğinden elde ediliyor. Küspesinin içerdiği yüzde 30-40 oranındaki protein ile de değerli bir yem olarak hayvan beslemesinde kullanılıyor,” dedi. Ancak bu yıl beklenen yağışların gelmemesi ve aşırı sıcaklıkların etkisiyle çiftçiler verim kaybı yaşadı. Ülkemizde ayçiçeği üretimi yeterince artırılamıyor ve ithalat yoluyla karşılanmak zorunda kalıyor. 2023 yılında ayçiçeği tohumu, yağı ve küspesi için toplam 2 milyar 67 milyon dolar ödendi.

Artan Maliyetler ve Fiyat Beklentisi

Ayçiçeğinde fiyat, üreticilerimizin refahı için ne kadar önemliyse, üretimin istenilen düzeyde artması için de o kadar önemlidir. Bayraktar, “Geçtiğimiz günlerde Çukobirlik, 2024/2025 kampanya dönemi için yağlık ayçiçeği alım fiyatını yüzde 24,4 oranında artırarak brüt kilo başına 15 lira 30 kuruş olarak açıkladı. Üreticilerimiz artan maliyetler karşısında bu fiyatı yeterli bulmuyor,” şeklinde konuştu. Üreticiler, yüksek girdi maliyetleri ve azalan verimle birlikte yeterli geliri elde edecek fiyatların oluşmasını bekliyor.

Ayçiçeği Yağı Fiyatlarında Artış

Bayraktar, “Ayçiçeğinde geçtiğimiz iki yılda üretici fiyatları maliyet seviyesinde kaldı. Çiftçilerimiz yüksek girdi maliyetlerini karşılayarak üretimini devam ettirmekte zorlanırken, tüketicilerimiz ise uygun fiyatla yağ tüketemiyor. 2024 yılı Ocak ayında ayçiçek yağı litre fiyatı 58 lira iken Haziran ayında yüzde 15 oranında artarak, litre fiyatı 67 liraya yükseldi,” diyerek, halkın en çok tükettiği yağ olan ayçiçek yağındaki fiyat artışlarının kontrol edilebilmesi için üretimin artırılması gerektiğini vurguladı.

Üretim Planlaması ve Desteklerin Önemi

Bayraktar, “Üreticilerimiz yüksek girdi fiyatlarıyla üretimlerini devam ettiriyor. Haziran ayı itibarıyla girdi fiyatlarını incelediğimizde; mazot fiyatları yıllık yüzde 78,5, gübre fiyatları yüzde 51, tarım ilacı fiyatları da yüzde 58 oranında arttı. Bu maliyet yükü altında üretim yapan çiftçilerimiz emeğinin karşılığını almalıdır,” dedi. Ayçiçeği üretiminin artırılması ve ithalata bağımlılığın azaltılması için üretim planlaması yapılmalı, fiyat ve pazarlama garantisi verilmeli ve destek miktarları planlama öncesinde açıklanmalıdır.

TOKİ taksitlerine yüzde 50 ödeme kolaylığı!

Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, TOKİ konutlarında oturan ve ödemeleri devam eden yüz binlerce vatandaş için önemli bir duyuru yaptı. Taksit ödemelerinde vatandaşlara %50 oranında katkı sağlanacağını belirtti.

TÜFE Oranı Referans Alındı

Murat Kurum, daha önce memur maaş artışına göre düzenlenen TOKİ aylık taksitlerinin bu kez TÜFE oranı baz alınarak belirlendiğini söyledi. Taksit artış oranının %49 yerine %24 olarak belirlendiğini, böylece vatandaşların %50 oranında katkı sağladığını ifade etti.

TOKİ Başkanlığında Değişiklik

Resmi Gazete’de yayımlanan atama kararlarına göre, TOKİ Başkanlığı’nda değişiklik yapıldı. Eski Başkan Ömer Bulut, Bakan Yardımcılığı görevine getirilirken, TOKİ Başkan Yardımcısı Mustafa Levent Sungur yeni TOKİ Başkanı oldu.

 

Exit mobile version